İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

“The Perfect Date”e dair

YAYINLAMA:

“Biriyle uyumlu olduğunu nasıl anlarsın öğrenmek ister misin? - Lütfen... - Basit. Oturun ve konuşun. Bazı insanlarla konuşmak anteni olmayan radyoda klasik müzik dinlemek gibidir. Ne kadar yer değiştirirsen değiştir sadece cızırtı duyarsın. Ama eğer biri sana uygunsa ve eğer o doğru kişiyse, oturup konuştuğunuzda işte o zaman Beethoven senfonisi çalmaya başlar.”

Bu anlamlı sözler 2019 yılında yayınlanan “The Perfect Date” filmine ait. Film, Steve Bloom ve Randall Green'in senaryosundan Chris Nelson tarafından yönetilen, Amerikan yapımlı romantik komedi filmidir. Steve Bloom'un Carolrohda Lab tarafından Ekim 2017'de yayınlanan The Stand-In adlı romanından uyarlanan filmin başrollerinde Noah Centineo, Laura Marano, Camila Mendes, Odiseas Georgiadis ve Matt Walsh yer alıyor. Filmi ben beğendim. Yani en azından çok uzun değil ve sıkmıyor. Dolaylı anlatım yerine doğrudan anlatım var, ki bu çok önemli. Kafanızı biraz da olsa dağıtmanızı sağlayan bir film bence.

1 saat 30 dakika süren filmin konusu şöyle: Brooks Rattigan, en popüler kızla çıkmak, en iyi arabayı kullanmak ve en iyi okula gitmek isteyen genç bir adamdır. Ancak hayallerini gerçeğe dönüştürecek kadar parası yoktur. Para kazanmak için önüne çıkan tüm fırsatları değerlendiren Brooks, bir gün genç bir kızı dansa götürmek için para alınca, bunu bir işe dönüştürmeye karar verir. Refakatçiye ihtiyacı olan zengin kızlara eşlik etmek için bir uygulama geliştiren Brooks’un işleri beklediğinden de iyi gider. Şaşalı bir dünyaya adım atan Brooks, bu süreçte birçok farklı kişiliğe bürünür.

Bir süre sonra gerçekte kim olduğunu sorgulamaya başlayan Brooks, kim olduğuna ve ne istediğine karar vermek zorunda kalır. İşin içine duygular girince ise uygulamayı kapatmaya karar verir.
Son olarak girişte yazdığım gibi filmde dikkatimi çeken bazı sözler var. Onları da şöyle bırakıyorum.

-“Görünüşü umrumda değildi. Beni güldürüyordu. Ve yanında olmak hoşuma gidiyordu.”
-“Biraz tuhaf olmam beni daha az insan yapmaz. Hatta daha çok insan yapar."
-“Hani bir tepeye kaya çıkaran adamın hikayesi vardır. Zirveye her çıkışında kaya aşağıya yuvarlanır ve baştan başlamak zorunda kalır. Seninle konuşmakta öyle işte.”

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...