İstanbul
Açık
16°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

DERTLERİ ZEVK EDİNMEK!

YAYINLAMA:

Yaşayacak ne çok derdimiz vardı. Hepsini yaşıyoruz sırasıyla geride daha ne kaldı ki dersek pek de abartmamış oluruz. Bazı bölgelerde zaman zaman mevsimlik bazen de beklenmedik zamanlarda üzerimize çöreklenen depremler ve bu bölgesel depremler sonrasında unutulamayan ve kabus derecesinde hatırlatılan beklenen İstanbul, bir diğer adıyla Marmara depremi endişesi, peşimizi hiç bırkmayan en önemli dertlerimizden biri.

Bir başka derdimiz ise; son bir ay içinde Doğu Karadeniz’de can ve mal kaybına neden olan ve bir kabusa dönüşen sel felaketleri. Tam yağmur mevsiminde, olanca yoğunluğuyla, davetsiz misafir gibi gelen bu sel felaketlerinin geride bıraktığı kayıplarını henüz telafi edememiş, yeterince önlemlerini yaratamamışken, tam bir korku yumağına dönüşmüş bu derdimiz kolay kolay bitecek gibi değil.

Kıdemli derdimiz ise; yaklaşık iki yıl önce Çin’den dünyaya ve kısa sürede de bize ulaşan ve üzerimize çöreklenen Kovid-19, tam gitti gidecek darken “Ben gitmedim daha birlikteyiz” dercesine yeni mutasyonlarıyla başımızdaki pandemi dönemi kısıtlamalarıyla yaşantımızı allak bullak ediyor hala. Son aylarda yeni endişelere yol açan Delta Vartantı’yla aklımıza yerleşen bu kabus derdimiz bizi hiç de terk edecek gibi görünmüyor.

Bayram tatili sonrasında salgındaki olumsuz değişimler, şu sıralarda söylentileri iyice artan, salgında 4. Dalga endişeleri, toplumun unutulma eğilimindeki korkularına geri döndürecek gibi görünüyor. Temmuzun ilk haftalarında 3-4 bin civarlarına kadar gerileyen vaka sayılarının, şu anda 24 bin sınırını aşmış, artma eğiliminde olması, salgından korunmada aşılama gerçeğinin ne kadar önemli olduğunu öne çıkardı.

Aşılanma oranlarının olması gereken sayılara ulaşılamadığı, özellikle; hiç aşılanmayanlar sayısının yüksek olması ve tek doz aşılanan sayılarının oldukça düşük olmaları, Delta Varyantı’yla, salgının bulaşma ve yayılma tehlikesinin ortada olduğunu gösteriyor.

Umarız eskiye dönmeyiz.

Uzun zamandır kurtulmaya çalıştığımız salgın dehşetinden korunmaya çalışırken, yaşamımızda hiç eksik olmayan ve zaman zaman kendini hatırlatan doğal afetler bu zor zamanımızda hiç de yaşamak istemediklerimizdendi. Unutulmuş gibi görünen bu doğal afetler; “unutmayın biz hep buralardayız, önemsemeyip bizi unuttuğunuzda her an gelebiliriz” dercesine. Temmuz ayında da kendilerini hatırlatmaktan geri kalmadılar. Yaşadığımız bu dönemlerde, olabilecek tüm olumsuzlukları kronikleşen birçok derdimizi neredeyse tümüyle unuttuk gibi.

O kadar derdimiz var ki, hangisinden söz edelim bilemedik. Pandemi döneminde yaşadığımız olumsuzlukları, tek biçime sıkıştırılmış yaşam biçimimiz, pandeminin ekonomimize enjekte ettiği tüm ekonomik olumsuzluklar, var olan dertlerimizin geri planda kalmasına, adeta unutulmasına neden oldu.

Önce sağlık dedik, varlığımızı tehdit eden salgında, varlığımızı sürdürebilmek için yaşam şartlarımızı bile ekonomik kullanmak zorunda kaldık. Salgın biraz azalır gibi görünüyor olmasına karşın hala yaşam şartlarımızı olabildiğince ekonomik kullanmaya çaba gösteriyoruz. Şimdiye kadar başardık, bundan sonra da başaracağız.

Sanki az derdimiz varmış gibi, tüm olumsuzlıkları yaşadığımız bu dönemde, içimizi yakan Güney Ege ve Batı Akdeniz’in bazı bölgelerinde henüz tam olarak kontrol altına alınamayan orman yangınları, ormanlık alanlarda, özellikle Akdeniz ve Ege kıyılarında mevsimsel olarak görülen yangınların çok ötesinde boyutlardaydı. Özellikle; Antalya Manavgat, Muğla Bodrum, Marmaris’te beklenenin çok daha ötesinde bir alanda kendini gösterdi. Ormanlardan yerleşim alanlarına, özellikle Marmaris ve Bodrum sahil şeridindeki turizm merkezi alanlarına kadar yayıldı. Oldukça fazla orman alanı yandı. Buralardaki birçok yerleşim yeri boşaltıldı, Marmaris bölgesindeki bazı termik ve hidroelektrik santrallar yangından etkilenen sanayi kuruluşlarıydı.

Bu arada birçok turistik yerleşim yerinin yanı sıra orman köyleri de yangından zarar gördü, birçoğu boşaltıldı.

Dertleri zevk edindik söyleminin çok ötesindeyiz, ancak, bu kadarı da olamazdı.

Allah daha beterinden korusun.

Daha beteri de nasıl olacaksa!

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...