İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

OLMADI 12 NUMARA!

YAYINLAMA:

Fenerbahçe Spor Kulübü’nde bir anlayış vardır, 12 numaralı formayı hiçbir futbolcu giyemez. Fenerbahçe’nin geleneğidir. Kulüp anlı şanlı taraftara hediye etmiştir.

Fenerbahçe taraftarı bunu sonuna kadar hak ediyordu! Ta ki Dinamo Kiev maçının 55. dakikasına kadar.

Ne oldu o dakikada, seyirci “Vladimir Putin” diye tezahürat yapmaya başladı.

Şimdi sorabilirsiniz bir avuç seyircinin eylemi diye? Şartlar ne olursa olsun uymadı, yakışmadı!

Kaldı ki savaş sonrası Dinamo Kiev takımı ile “Savaşa Hayır” pankartı ile sahaya çıkmış bir camiadan bahsediyoruz.

Ne oldu o dakika da Dinamo Kievli futbolcu Buyalsky golü attı ve seyirciyi tahrik etti; tamam, kabul ettim… Bu mudur verilecek tepki? Daha farklı tepki verilebilirdi…

Futbol sonuçta bir spor müsabakası yenmek, yenilmek ve berabere kalmak var. Elenebilirsin. Ancak savaş kadar insanların, çocukların, ihtiyarların üzerine bomba atacak kadar, tüm dünyanın protestosuna mahzar olmuş Rusya devlet başkanı ile anılmak anlı şanlı Fenerbahçe seyircisine hiç ama hiç yakışmadı. Şık olmadı. Bu tezahüratı yapanlardan elinizde imkân olsa da keşke 12 numaralı formayı alsanız. O eyleme karışanlar vicdanen huzurlu musunuz? Koskoca Fenerbahçe’yi tüm dünyaya rezil ettiniz.

Bir atasözü şöyle der “Ayakkabım yok diye üzülüyordum, ayakları olmayan bir çocuk görene kadar”.

Fenerbahçe ilk defa mı eleniyor? Hayır…

SİL BAŞTAN

Teknik ekibin, başkanın futbolcunun bu elenmesinde hiç mi suçu yok? Hem de o kadar çok var ki! Yabancı futbol adamlarına olan hayranlığımız halen devam ediyor.

İsmail Kartal’ın günahı neydi? Geçen sezon takımı ikinci yapmış, takımı toparlamış ve birkaç takviye ile yeni sezona hazır bir takıma imza atmış, ancak ne var ki “sen bizim evin evladısın” diye sırtı sıvanmış takımın nöbetçi teknik direktörü…

Ee birilerinin de bir hesabı var bu dünyada…

Her sene olduğu gibi sil baştan!..

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...