İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

​MAAŞLAR VE AB'YE ÜYELİK

YAYINLAMA:

Emekli maaşları belli olduktan sonra kimle konuşsam memnuniyetsizliklerini dile getiriyorlar. Özellikle seçim öncesi 7500 TL’ye yükselen emekli maaşının yüzde 25’lik artıştan muaf olacak iddiası gerçekten revize edilmeye muhtaç.

Türkiye bir taraftan enflasyon canavarıyla mücadele ederken Mehmet Şimşek’in göreve gelmesiyle beraber kamu mali disiplinini de yol haritası olarak belirledi. Önümüzdeki süreçte rasyonel ekonomi politikasının gereklerinden biri olarak kamuda da tasarrufa gitmek gerekiyor.

Son on yılda yaşadığımız hadiseleri başka bir ülke yaşasaydı ayakta bizim gibi kalır mıydı emin değilim. Sokak olaylarından tutun da teröre, darbe girişiminden tutun da deprem felaketine kadar tüm olumsuz süreçlerin elbette bir ekonomik faturası var. Buna rağmen Türkiye heterodoks ekonomi politikasıyla bankaların zarar görmesini engelledi ve ülke çapında bir finansal krizin yaşanmasına fırsat vermedi.

Şimdi ise dünya parametreleriyle uygun bir ekonomik model tesis edilmeye çalışılıyor. Yeni kurulan bir takıma nasıl süre verip oyuncuların birbirine alışmasını bekliyorsak aynı durum burada da geçerli. Eksileri ve artıları ondan sonra değerlendirmek daha gerçekçi olacaktır.

Fakat emekli maaşıyla ilgili yapılan artışların az kaldığı da bir gerçek. O noktada bir artış sağlanması en azından en düşük memur emeklisi maaşının asgari ücret seviyesine çekilmesi gerekiyor. Neticede bu insanlar 2024’ün Ocak ayına kadar bu maaşlarıyla hayatlarını sürdürmeye çalışacaklar. Bu konu yeniden gözden geçirilmeye muhtaç.

Bununla birlikte geliri yüksek olandan (zenginden) daha çok vergi alınmasının da bir şekilde yolu açılarak vergi politikasının da yeniden ele alınması daha adaletli bir sürecin kapısını aralayacaktır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İsveç’in NATO üyeliğine onay vermemize karşılık AB üyeliğine alınmamızla ilgili çıkışı da önemli bir satranç hamlesi. Neticede dış politika kazan – kazan ilişkisi üzerine ilerliyor.

“Gerisini Batı düşünsün” anlayışının uzun zamanda bizim haklı tutumuza da zaman kazandıracağı açık. Bu süreçte de yapısal reformları ivedilikle hayata geçirdiğimizde 2023’ün son çeyreğine umutla bakacağımıza inanıyorum.

Çeşme’de Kenan Doğulu rüzgârı

Geçtiğimiz Cuma günü BtcTurk 10. Yıl Konserleri kapsamında KerkiSolfej organizasyonuyla Çeşme Açıkhava Tiyatrosu’nda düzenlenen Kenan Doğulu konserindeydim.

Yazları genelde İzmir’de geçiriyorum, her ne kadar Çeşme’de sık vakit geçirsem de konsere gitme fırsatı yakalayamamıştım. İlk açılışımı da Kenan Doğulu ile yapmak istedim. Ne de olsa eğlenebilme ve keyifli vakit geçirme garantisini bildiğimden…

Öyle de oldu. 2,5 saat boyunca sahnede kalan ve hiç ara vermeyen Kenan Doğulu 30 senelik sanat hayatına damga vuran en popüler şarkılarını İzmirliler için söylerken enerjisinden bir gram bile eksilmediğini gördüm. Konser alanından çıkarken herkesin dilinde aralıksız konser keyfi ve Kenan’ın birçok şarkısını canlı dinleme mutluluğu vardı.

Sıcak hava ve Cuma gününe rağmen Çeşme Açıkhava’nın tüm koltukları neredeyse dolmuştu. Doğrusunu söylemek gerekirse bunu beklemiyordum.

BtcTurk sponsorluğunda ve KerkiSolfej organizasyonuyla Çeşme’de konserler yaz boyu sürecek. Kaçırmamanızı diliyorum.

[email protected]

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...