İstanbul
Açık
5°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

DERDİMİZ ADALET..

YAYINLAMA:

Elbette salt kelime manasıyla mahkeme, yargı, hukuk, hakim, polis, kadı v.s. demek değil adalet... Bireysel ya da toplumsal vicdan, hak, hukuk; devletin vatandaşına, vatandaşın devlete, erkeğin ve kadının ailesine, çocuklara, herkesin kendinden başkasının hakkına gereken saygı duyup uyması; aynı davranışı içten kabulle doğaya, bütün canlılara karşı sergilemesi demek adalet..

Bugünün dünyasında problemimiz bu.. Derdimiz tek ve aynı.. Yani Adalet!..

Kimsenin kimseye adaletle davranmadığı, eskilerin ‘ihkak-ı hak’ dediği anlayışla, kendi gerçeğinin işaret ettiği hak ve mutlak doğru yönünde çoğu zaman adaleti zor kullanarak bizzat tesis etmeye yöneldiği ortamda yaşıyoruz.

Ve ne yazık ki sadece şahıslar, gruplar ölçeğinde değil uluslararası alanda devletler katında sergilenen anlayış, benimsenen tavır da bu..

Cendereden nasıl çıkarız sorusuna ne benim ne başkasının elinde sihirli bir değnek; dolayısıyla sizlere verebileceğim bir cevap yok. Ama Müslüman olsun olmasın herkesin her cemaatin benimsemesi gerektiğine inandığım Kur’an’i bir hüküm varKur’ani keza Hz. Muhammed’in sünneti doğrultusunda farz-ı kifaye kabul edilen, yaniuyulması vacip olan hüküm: Sözün özü şu: Emr-i bi'l Ma'rûf ve Nehy-i Anil Münker..Yani iyiliği emretmek, kötülükten sakındırmak..

Manası açık: Herhangi bir insanın, ya da elinde devlet yetkisini kullanma gücü olan kişinin ilk görevi kötülüğe engel olmak, bunun hemen ardından gelen görevi kötünün yerine iyiyi, doğruyu koymak... Yani kötülüğe engel olmakla iş bitmiyor.. Kötüyü yıkınca çekip gitmek yok, orada iyiliği ihya etmek gerek..

Görünüşte son derece sade basit bir cümle değil mi?.. Keza yerine getirilmesi kolay bir emir gibi görünüyor.. Ama gelin görün ki hayatın önümüze taşıdığı gerçek bundan çok farklı.. İnsan iyiye mani kötüye teşne.. (*)

(*) mani: engel - teşne: hazır. aç..

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...