İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Vicdani uyarı: Ötekileştirme fırtınası

YAYINLAMA:

 Yaşam koşullarımızı zorlayan doğa olaylarına karşı her zaman tedbirli olmalıyız, elbette. Güneşli bir havada öğle saatlerinde meydanlarda çok dolaşmamak, yoğun kar yağışlarında buzlanma riskine karşı dikkatli olmak gibi örnekler arttırılabilir. Dört mevsimin bize sunduğu güzellikler gibi, bazen çok zorlu şartları da olabiliyor.

İletişimde de tam da böyle bir durum söz konusu. Yoğunlaşarak artan fırtınaya karşı uyarıda bulunmak istiyorum; fırtınanın adı ötekileştirme. Binlerce yıldır aynı coğrafyada yaşayan, aynı sofrada ekmek yiyen, aşını paylaşan, sokaklarında birlikte yaşayıp hüznüne, sevdasına ortak olan, aynı halayda, horonda el ele tutuşan, aynı safta omuz omuza verip hakka duada birleşen can olan, cem olan insanları ötekileştirme fırtınasına karşı tedbirli olmaya davet ediyorum.

İnsanların yaşadıkları coğrafyalar, sosyoekonomik durumları, yaşları, cinsiyetleri, eğitim durumları, inançları ve algıladıkları iletileri farklı yorumlamalarına sebep olabiliyor. Aynı aile içinde bile olsa, baba ile kız, iki kardeş olayları gayet doğal bir şekilde farklı okuyabiliyor. Bu okumalar, dönem dönem farklı ideolojik hikayelerle birleşebiliyor.

Buraya kadar her şey olağan. Asıl sorun şu: Benden demediğin, farklı düşüneni öteki olarak mı tanımlıyorsun, yoksa insanlığın muhabbet coğrafyasının bir rengi olarak mı anlamlandırıyorsun? Başkayı düşman değil, tamamlayan bir paydaş gibi gördüğümüzde, dijitalleşen dünyanın bizi hızla savurduğu ötekileştirme fırtınasına karşı daha güçlü bir duruş sergileyeceğiz. Farklıya saygı, başkaya anlayış, cana kıymet iletişimin merkezinde olduğunda, uzlaşmak zor olmayacak. Küreselleşen dünyanın hızla artan sorunsallarına, bir de toplumsal yıkıma sebep olacak ötekileştirmeyi katmamalıyız. Bazen dostça kullanılan birkaç kelam gibi görünmeli bu yazı; etnik kökeni, siyasal eğilimi, hayata baktığı penceresi farklı da olsa, vicdanıyla merhametini yol arkadaşı edinmiş herkese atfedilmiş bir yazı. Birbirine saygının dilini hatırlatan insanların daha fazla olması umuduyla. 

 Muhabbetle kalın..

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...