İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Başarı denemelerin ardındadır!

YAYINLAMA:

Arılar kara sineklerden daha zekidir. Bir arı bir pet şişenin içine girerse ışığa doğru uçar ve şişenin ağzını bulup kolayca dışarı çıkar. Kara sineğin böyle bir zekâsı yoktur. Şişenin sağına soluna vurarak rastgele uçmaya devam eder ve belki tesadüfen şişenin ağzını bulur ve dışarı çıkar. Şişeyi ters çevirirseniz işler değişir. Arı gün ışığına doğru uçtuğu için şişenin şimdi altta kalan ağzını asla bulamaz. Ama çok daha az zeki olan kara sinek deneyip yanıldığı için şişenin ağzını bulma ve dışarı çıkma ihtimali hala vardır. Deneyip yanılmak altın değerindedir.

Bu anekdot, zekanın ve deneyip yanılmanın yaşamda nasıl farklı çözümde çözülebilir bir şekilde örnekleniyor. Arı ve kara sinek karşılaştırmaları, sistemik zeka ile rastgele denemenin hayatta kalma çözümü, üzerindeki gözler önünde seriliyor. Bu örnekten yola çıkarak, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde başarı elde etmek için deneme-yanılma yöntemi gayet sağlıklıdır.
Her zaman zekice planlar ve mantık yeterliliği olmayabilir; Bazen başarıya ulaşmak için hatalar yapmak ve deneylerle öğrenmek gerekir .

Thomas Edison'un ampulü icat ederken 1.000'den fazla kez denemeseydi, pes etseydi vay halimize ... Edison'un da dediği gibi, "Başarısız olmadım, sadece işe yaramayan 10.000 yol buldum."

İş dünyasında girişimcilerin başarıları genellikle birçok başarısızlık denemeden sonra gelir. Eski Japon atasözü "Yedi kez düş, sekiz kez kalk" derken, hataların gelişim sürecinin parçalarının bir parçası olduğunu vurgular. Başarı, sadece planlı zekâdan değil, sabırla deneyip yanılmaktan da doğar .

Hayatın dengesini yakalayabilmek; tecrübe dediğimiz denemelerden başlıyor. Aklımıza gelebilecek tüm işlerde ve tüm ilişkilerde de öyledir. İlişkilerin çeşidi rengi görseli nasıl olursa olsun, ilişkilerdeki başarı dinamizmi her tür ikilinin olgunlaştırılmasıyla birleştirilir. İnsanlar, hataları yaparak ve yaptıkları hatalar ile yüzlestikleri sürece daha iyisinin peşinden koşar ve sonuç kaçınılmaz bir başarıdır.

Hatalarımız ve hayal kırıklıklarımızla yüzleşmenin, yine de umutla ve denemeye devam ederek yaşamanın gerekliliğini fısıldar. Deneyip yanılmak, insanın yaşadığı ve öğrenmenin özüdür

Deneyip yanılmanın değeri, esneklik ve uyum sağlama yeteneğinin de uzanmasıdir. Katı stratejiler, bazen sürdürülebilir uyumu sağlayamaz. Ancak, deneme yanılma yaklaşımı sürekli değişime karşılık ve farklı sonuçlar deneylererek başarı ulaşılabilir.

Stratejik düşünme, planlama ve problem çözme yetileri önemlidir, ancak bu yetenekler istikrarlı bir şekilde sınırsızlaşırsa başarıya ulaşmak zor olabilir. Aynı şekilde, sürekli deneme ve hatalarla dolu bir süreç de ulaşmada etkili olabilir.

Bu dengeyi sağlayabilmek, yaşamda başarılı olmanın anahtarlarından biridir. Akıllı varlıkların yanı sıra, hata yapmaktan korkmamak ve esnek kalabilmek uzun süre kalıcıdır.

Gelin biraz arı, biraz kara sinek olalım. Deneyip yanılalım. Korku başarısızlığa sürükler. Kendi paradigmamızın ötesinde bambaşka var olma şekillerine doğru yönelmenin daha güzel bir yöntemi olmaz. Üstelik bu yöntem bizi hata yapma korkusundan da özgürleştirir çünkü yanılma yöntemin iki ana motorundan biridir. Başarı denemelerin,hataların, yuzlesmelerin arkasindadir. Hata yapmaktan değil aynı hatayı üst üste yapmaktan korkmak lazım.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...