İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

‘Ben de Buradayım’ iletişimi

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Dijital dünya ile birlikte insanın varoluş mücadelesi farklı bir platforma taşındı. Artık her an, her saniye sosyal medyada var olma isteği artıyor. Bir yandan başkalarının paylaşımlarını takip ederken, diğer yandan “Benim de burada olduğum bilinsin” kaygısı büyüyor. 

Bu kaygıyla birlikte, sosyal medya mecralarında yapılan paylaşımlar ne kadar çeşitli olursa olsun, birey içeriklerin detayına bakmadan; görseller, videolar ve iletilerle sadece “buradayım” telaşı içinde oluyor. Bu sürekli içerik üretme zorunluluğu, dijital dünyadaki varoluş mücadelesinde işin kalitesini ciddi biçimde düşürüyor. Birçok insan, daha fazla etkileşim almak adına, kendi öz kimliğine uygun olmayan içerikler paylaşmaktan çekinmiyor.

 Dijital dünya, kimliğimize dair de dokunuşlarda bulunmaya başladı. Artık başkaları bizi nasıl görmek istiyorsa, biz de öyle davranmaya başlıyoruz. Bu, sadece “Ben de buradayım” iletişimi değil; aynı zamanda “Siz nasıl istiyorsanız, ben öyle olurum” esaretidir. Ve ne yazık ki bu esarete her geçen gün gönüllü olarak teslim oluyoruz. Bile bile kendimizi teslim ediyoruz çünkü dijital dünyanın kuralları farklı. Bu kurallara karşı direnemiyoruz. 

Gerçekten bu kadar paylaşım yapmak zorunda mıyız? Her saniye birileri bizi görmek zorunda mı? Profesyonel anlamda bu alanda çalışanlara sözüm yok. Ancak herkesin bu telaşın esiri olması oldukça şaşırtıcı. İnsan bazen kendine kalmalı. Kendini geliştirmeye, sevdikleriyle zaman geçirmeye zaman ayırmalı. Bazen birilerinin illa bizi görmesine gerek yok. 

Hayatın içinde olduğumuzu, görünür olmadan da hissedebiliriz. İlginç bir durum: Her geçen gün, iletişimin hızı artarken, kalitesi düşüyor. İnsanlar, kimliklerinden uzaklaşıyor. Peki siz ne dersiniz? Sosyal medyada ne kadar süre paylaşım yapmadan durabiliyorsunuz? 

Algoritma size ne diyorsa onu mu yapıyorsunuz? Paylaştığınız içerikteki etkileşime göre mi hareket ediyorsunuz? Bazen dönüp kendimizi kontrol etmeliyiz. Evet, biz de buradayız. Ama kendi kimliğimizle, kendi varlığımızla, kendi duruşumuzla… Ve bunu asla kaybetmeden.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...