Senaristlerin yenge aşkı!
Günlerdir sosyal medyada linç ediliyorum. Sebebi ise Uzak Şehir dizisini eleştirmiş olmam!
Neymiş efendim madem beğenmiyormuşum o zaman izlememeliymişim!!!
Alya ile Cihan’ın evlenmesini zaten Boran istemiş…
Yok bizim geleneğimizde yengeyle evlenmek normalmiş!!!
Tepkileri say say bitiremem…
Öncelikle dizi yayına girdiği andan itibaren ‘yine ağa dizisi’ diye izlemedim.
Fakat gelen ısrarlar ve reytinglerde üst sıralarda gözükmesi dikkatimi çekmeye başladı.
Kısa bölümlerle ve dizi yorumlarıyla aslında diziye ön yargılı davrandığımı farkettim!!!
Meğer silahların konuştuğu, elini sallasan aşirete çarptığı bir diziden daha fazlasıymış…

Örneğin bu dizide;
Kanada’da yaşayan Boran isimli karekter ölünce karısı Alya, onun cenazesini Mardin’e getiriyor ve kocasının bıraktığı video üzerine kardeşi Cihan ile evleniyor!!!
Bu arada Boran, Sadakat hanımın genç yaşta birlikte olduğu Ecmel’den gayri meşru olarak dünyaya gelen oğlu. Tabi Ecmel’in bundan haberi yok!!!
Sadakat’in diğer oğlu Kaya, Ecmel’in kızı Zerrin’e aşık. Yani kuzenine, yani abisi Boran’ın babası olan Ecmel’in kızına… Yani üvey kız kardeşine!!!
Sadakat’in kızı Nare, Ecmel’in oğlu Şahin’e aşık. Yoğun uğraşlar sonucu evlendiler. Yani kuzenine, yani abisi Boran’ın babası olan Ecmel’in oğluna… Yani üvey erkek kardeşine!!!
Bu satırları okurken beyniniz yandı değil mi?
Ben Cihan’la Alya’nın ‘aşkına’ tepki gösterdim diye beni linçleyenler bu ‘kuzencilik aşkı’ için niye birşey demiyor? Üstelik üvey kardeşlik durumu söz konusu.

Biz yıllarca Aşk-ı Memnu dizisinde Bihter ve Behlül’ü eleştirdik ama bana göre Uzak Şehir, konusu itibariyle RTÜK’ün acilen müdahale etmesi gereken bir dizi.
‘’Kocası karpuz kesmediği için mangal yapan adama kaçanların’’ olduğu bir ülkede, diziler ile adeta beyinlerimiz yıkanıyor ve bazı değerlerimiz normalleştirilerek yıpratılıyor.
Hızla ‘Biz nereye gidiyoruz’ ülkesi olduk.
Sonumuz fena…