İstanbul
Açık
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Sanatın bedeli idam mı?

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

İran Azeri Türklerinden ressam, heykeltıraş, şair, yazar Seyed Davoud, özgürlüğün sembolü "At"larla kendisini ifade eden bir sanatçı. İran'da özgürlüğü kısıtlanan milyonlarca Azeri Türklerinden sadece bir tanesi. Üstelik hakkında idam hükmü var. Neden mi? Ürettiği sanat eserleri yüzünden...

Ressam Seyed Davoud, 20 Kasım'da Tarihi Hüsrev Kethüda Hamamı'nda Hector Art Gallery himayesinde yeni dönem eserlerinden oluşan kapsamlı seçkisini “Kain’at” adıyla sanatseverlerle buluşturdu. Açılış gecesinde Davoud, Mehmet Taylan'ın müziği eşliğinde dakikalar içinde canlı performansla iki tane tablo ortaya çıkardı. Ayrıca Davoud sergi boyunca her gün iki saat canlı heykel yaparak sanatseverlere görsel şölen sunmaya devam edecek.

Davoud, kim bilir kaç tablonun emeğinin izi olan üzeri yağlı boya dolu atölye kıyafetiyle açılışa katıldı. Gece boyunca sanatseverlerin ilgisi nedeniyle bir dakika oturamadı. Sanatseverlerimizin sanatçıya olan ilgisi her daim beni gururlandırmıştır. Bu, dünyanın her yerinde böyle olmalı...

"KARANLIK OLMAZSA IŞIK OLMAZ"

Kendisi aynı zamanda şair. Tabloları da sanki şiir okuyor... Birçok duyguyu barındırıyor içinde. Hüzünlü ama aynı zamanda umut veriyor.

Öyle çok sergisi olmuş ki saymayı bırakmış. Sorduğumda "100-120" olmuştur diyor.

Seyed Davoud ve güzelliğiyle göz dolduran naif eşi Nergis'le gecenin sonunda sohbet etme imkanı buldum. Gecede çizdiği tabloyu sordum Davoud'a. Siyah atları beyaz boya ile örtüyordu. Sebebini sordum; "Karanlık olmazsa ışık olmaz" dedi.

Daha öncesinde arkadaşlarım bana Davoud'un İran'dan kilometrelerce yürüyerek kaçtığını söylemişti, merakla bu konuyu anlatmasını istedim. Öğrendiklerim karşısında kanım dondu;

"İran'da 6 yıl cezaevinde kaldım. Yaptığım resimler, yazdığım şiirler ve makaleler nedeniyle. Daha sonrasında yaşayamaz duruma geldim. İdamla yargılanıyordum. Başka çarem kalmadı ve kilometrelerce yürüdüm. Sonunda Van'a ulaşmayı başardım."

"MAYIN TARLASI OLDUĞUNU BİLMİYORDUM ORADAN YÜRÜYEREK GEÇTİM"

"Kaçış sürecinde mayın tarlasından geçtim ama o arazinin mayın tarlası olduğunu bilmiyordum. Hava çok soğuktu. İran'da eserlerimi yaktılar, yazdığım kitapları hamur ettiler. Türkçe ve Farsça yazdığım şiirlerim vardı. Makalelerim vardı. Tüm ürettiğim eserlerim, dine, devlete, nizama aykırı bulundu ve idamla yargılandım."

"İran'a dönerseniz ne olur?" diye sordum merakla; "Sanırım iki kez idam edilirim" diye esprili bir dille yanıtladı ve gelecek planı kurmadığını söyledi. Gelecek planı kuramamak...

Kim bilir sanatına engel koyulan daha kaç tane sanatçı var İran'da...

Engel ayrı bir konu. Ancak sanatın bedeli idam mı? Hiçbir zaman anlayamayacağım...

SEYED DAVOUD KİMDİR?

Seyed Davoud 1991 yılında doğdu. Sanat eğitimine Erdebil’de başladı. Daha sonra Tahran ve İsfahan’daki üniversitelerde resim, heykel ve müzik alanlarında eğitim aldı. Henüz öğrenciyken İran’ın birçok şehrinde sergilere katıldı ve farklı disiplinlerde çalışmalara imza attı. 2018 yılında Türkiye’ye geldikten sonra çok sayıda kişisel ve karma sergiye katıldı. Bir sanat galerisi kurarak, onlarca serginin küratörlüğünü üstlendi. Seyed Davoud IAA/AIAP (International Association of Art / Association Internationale des Arts Plastiques) adlı, UNESCO’nun resmî ortağı olan uluslararası organizasyonda İran, Azerbaycan ve Suriye temsilciliği görevini sürdürüyor. Eserleri İran, Türkiye, Azerbaycan, Gürcistan gibi ülkelerde sergilendi. Almanya, Fransa, İtalya gibi birçok Avrupa ülkesinde sanat projelerine katıldı ve koleksiyonlarda yer aldı. İstanbul’da sanatçı, araştırmacı, küratör ve yazar olarak çalışmaya devam ediyor.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...