İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Epözdemir Dosyası: Bir Fotoğraftan Taşan Soru İşaretleri, CHP’nin Kırılma Hatları ve 15 Temmuz Gölgesi

YAYINLAMA:

Türkiye’de bazı dosyalar vardır; kapağı açıldığında sadece bir kişiyi değil, bir dönemi, bir kadroyu, bir zihniyeti de masaya yatırır. Avukat Rezan Epözdemir’in gözaltına alındığı soruşturma da tam olarak böyle bir dosya.

 

Casusluk, FETÖ bağlantısı, rüşvet…

Yetmiyor; 2014’te CIA ve MOSSAD temsilcileriyle aynı masada yapılan “yemekli toplantı” görüntüleri…

Masada bir başka isim: CHP’nin eski ABD temsilcisi Yurter Özcan.

 

Bu fotoğraf, sadece bir kare değil; “CHP içindeki kırılmaların, Kılıçdaroğlu döneminin gölgelerinin ve Özgür Özel’in sert bir bıçak darbesiyle kestiği hesapların” fotoğrafı aslında.

 

CHP’nin Washington hattındaki isim: Kimdi, neydi, neden o masadaydı?

 

Yurter Özcan, 2013’te bizzat Kemal Kılıçdaroğlu tarafından ABD temsilcisi olarak atanmıştı. Partinin ABD’deki gözü, kulağı, nabzı… Seçim döneminde Kılıçdaroğlu’nun en yakın kurmayı…

 

Fakat şimdi aynı isim, Epözdemir dosyasında CIA ve MOSSAD ajanlarıyla aynı masada otururken görülüyor.

Bu masada kimler var?

Dan Arbell, Michael Rubin, Heather Fiona Hurburt…

 

Uluslararası istihbarat denince ilk akla gelen isimler bunlar.

Sorulması gereken sorular kendini dayatıyor:

 

“Bir CHP temsilcisi o masada hangi sıfatla bulunuyordu?”

“Ne konuşuldu? Kim kimi bilgilendirdi?”

 

Bu sorular artık sadece gazetecilerin değil, savcıların da masasında.

 

15 Temmuz’dan bir gün önceki ‘esrarengiz’ ziyaret hâlâ açıklanmadı

 

İddia şu:

Yurter Özcan, 15 Temmuz darbe girişiminden sadece 24 saat önce ABD Dışişleri Bakanlığı’nı ziyaret ediyor.

 

Ziyaretin sebebi neydi?

Bir brifing mi? Bir uyarı mı? Bir istişare mi?

 

O dönem bu sorular Kılıçdaroğlu’na sorulduğunda, verilen cevap şu olmuştu:

“Büyükelçi nezaket ziyaretinde bulundu, Allah’a ısmarladık demeye geldi.”

 

Bu cümle, bugün yaşanan gelişmeler ışığında daha da problemli duruyor. Çünkü iddialar, sadece bu ziyaretle sınırlı değil.

 

Henri Barkey iddiası: Büyükada’nın gölgesi hâlâ düşüyor

 

15 Temmuz gecesi CIA’nın eski Türkiye istasyon şefi Henri Barkey’in Büyükada’da olduğu biliniyor.

İddialar, Yurter Özcan’ın bu isimle “yakın temas” kurduğu yönünde.

 

Bu iddialar yıllarca cevaplanmadı.

Şimdi Epözdemir dosyasıyla birlikte yeniden gündemde ve bu kez göz ardı edilmesi mümkün görünmüyor.

 

Kılıçdaroğlu’nun yakınındaki isim neden Özgür Özel’in ilk icraatında görevden alındı?

 

Özgür Özel kurultay sonrası daha koltuğa oturur oturmaz ilk hamlelerinden birini yaptı:

Yurter Özcan’ı görevden aldı.

 

Bu tasarrufun anlamı açık:

Özgür Özel, partinin dış hattında Kılıçdaroğlu dönemine ait gölgeli isimlere kapıyı kapattı.

 

Dahası, MİT Başkanı İbrahim Kalın’la görüşmesinde ABD’den CHP’ye üye olacak kişilerle ilgili araştırma istediği iddia ediliyor.

Bu talep tek şey söylüyor:

“Artık hiçbir risk alınmayacak.”

 

Epözdemir dosyası nereden nereye uzanır?

 

Rezan Epözdemir’e yöneltilen suçlamalar ağır.

Ama bu dosyanın siyasete dokunan kısmı şurası:

 

CIA ve MOSSAD ajanlarıyla toplantı

 

CHP temsilcisiyle aynı masada bulunma

 

15 Temmuz’dan bir gün önceki Washington ziyareti

 

Henri Barkey iddiası

 

Kılıçdaroğlu’nun kaçamak yanıtları

 

Özgür Özel’in anında aldığı tasfiye kararı

 

Bu tablo basit bir adli dosya olmaktan çıktı; siyasi bir fotoğraf haline geldi.

 

Bir siyasî analistin dediği gibi:

“Bu dosya sadece Epözdemir’i değil, bir dönemin siyaset dilini de sorgulatıyor.”

 

Soru sadece şu değil — ‘Kim ne yaptı?’

 

Bugün sorulması gereken tek soru “Ne oldu?” değil.

Asıl soru şu:

 

“Neden oldu? Kim kimi neden kolladı? Kim kimi neden görevden aldı?”

 

Epözdemir dosyası, CHP’deki geçmiş ve gelecek arasındaki fay hattını daha görünür hale getirdi.

 

Türkiye’nin en karanlık gecesi olan 15 Temmuz ile ilgili hâlâ açıklanmayan bağlantılar varken, hiçbir siyasi yapı bu soruların üzerini örtemez.

 

Ve şunu unutmayalım:

 

Bazı dosyalar kapanmaz; sadece zamanı gelince yeniden açılır.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...