İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

RESULTANTE IMPORTANTE

YAYINLAMA:

Hiç lafı uzatmaya gerek yok . Baştan iki temel noktayı söyleyeyim :

( 1 ) Fatih Terim’in kızı Buse Terim ve doğmamış , karnındaki çocuğa dönük sosyal medya paylaşımlarına yazılı olarak ‘ insanlık dışı ‘ ifadelerde bulunan ‘ gelişmemiş beyinli yaratıkları ‘ lanetliyorum.

İnsanlık , merhamet yoksunu bu aşağılık yaratıkların hukuki süreç sonunda en ağır cezayı almalarının bile ancak ‘ hafifletici ‘ olacağını düşünüyorum.

( 2 ) Fatih Terim ve Şenol Güneş kıyaslamalarında hiç tereddütsüz , şüphesiz ve Trabzon’lu olma ‘ fanatizminin ‘ etkisinde kalmaksızın dahi her zaman Şenol Güneş diyeceğimi de tekrarlamak istiyorum.

Çok zorlanmadan bu kararı verebiliyorum … Bakınız ; Trabzonspor’un 1. Lig’de resmi şampiyon olduğu yıllarda kalede veya takım kaptanı olarak sahada kim var ? Bakınız , Trabzzonspor’un sonunda öyle ya da böyle elde edemese bile ‘ ucundan döndüğü ‘ şampiyonluklarda teknik direktör olarak takımın yönetiminde kim var ? Bakınız , hala aşılması mümkün görünmeyen Dünya 3. Türk Milli Takımı gerçeğinde kimin imzası var ? Gidiniz bir Güney Kore’ye. Şenol Güneş’i sorunuz. Tanırlar mı ? Evet . Severler mi ? Evet. Tevazu kimde ? Medya mensuplarıyla asla küçümsemeye girmeyen , üzerlerine jet ski sürmeyen , hakaret etmeyen diyalog kimde var ? Yoksa Trabzon’luluk ‘ racon kesmek ‘ için herhalde Adanalılıktan pek aşağı kalmaz. Karakter meselesi.

Fatih Terim , büyük bir şans sonucunda gidilen Avrupa Kupası’nda , Çek galibiyeti ile pek tabii bir nefes aldı. Düşününüz, ülkenin Cumhurbaşkanı dahi milli takım hocasını desteklemek için konuştu. Bu kadar güçlü bir ilişkinin benzerinin bir başka ülke başkanı ve takım hocası arasında olduğunu sanmıyorum. Fatih Terim’i ve öğrencilerini , Çek galibiyeti için tebrik ediyorum. Fakat.. Hoca’nın kimlik sorununun hemen nüksettiği , güven patlamasına geri dönüp , geçen haftaki durumun tersine yeniden ‘ aslan ‘ kesildiği hemen görüldü. Haklı mı ? Devletin televizyonunda ülkenin milli takım hocasını bir tarih hocası eleştiremez. Haksız ! Devletin bile olsa o televizyon bir medya kuruluşu , teoride eleştirebilir. Demokratik olmayan toplumda , devlet gazeteciliği ortamında eleştiremez. Hoca’nın demokrasi ile işi olmadığına göre , kendi egosu açısından haklı. Peki, devletten maaş alan ‘ milli takım ‘ hocası devletin televizyonunu protesto edebilir mi ? Edemez. Kendi mantığı ile çelişir. Devletin televizyonu devletin hocasını eleştiriken ne kadar haksızsa ( hocaya göre ) , devletin hocası da devletin televizyonunu protesto edemez. Ha..

Bu arada , ben ortalıkta söylenenlerin doğru olduğunu sanmıyorum.

Neyin ?

Terim’in damadı , bir menajerlik şirketinin yöneticisi imiş ve o şirketle anlaşmayan futbolcular milli takıma çağrılmıyormuş.

Hoca’nın parayı çok sevdiği hep söylenir. Ama ben milli bir işte, ülke onuru için en güçlü takım oluşturmak zorunluluğu varken Fatih Hoca gibi bir karakterin , böyle bir rezilliğe izin vereceğini , alet olacağını düşünmüyorum.

İftiradır. Koskoca imparator üç kuruş için daha şerefini satmaz.

Evet , sevdiği söz gibi ; resultante importante. Sonuç önemlidir . Bizim gibi toplumlarda her zaman..

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...