İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

HAKAN BEY , SEN EVDE KAL!

YAYINLAMA:

Turizm diye bir sektörümüz var. Bu sektör, tatillerde evimizin dışında geçirdiğimiz günlerde bizden para kazanır. Aslında yabancı turistlerden kazanır parayı ama boş yerleri yerli turistler doldurur. Yabancı turist az para verse de daha fazla itibar görür. Yerli turist çok para verse de adam yerine konulmaz. Çünkü yabancı turist toptan para demektir. Turlar onları getirir, ekstradan para harcama ihtimalleri yüksektir. Yerli öyle mi? Üç kuruşun hesabını yapar ve can sıkar. Turizm sektörünün yerli ve yabancıya bakışı yaklaşık olarak böyledir. Ancak Türkiye’ye yabancı turist akışı kesildiğinde yerli turistler akla gelir. Onlara yönelik kampanyalar yapılır. Uzun yıllar boyunca bu böyle sürüp gitti. Yurtdışına çıkmak isteyenler de konut fonu denilen garip bir haraç şekliyle caydırılmaya çalışıldı. Gerçi hala yüksek pasaport ücretleriyle aynı uygulama devam ediyor ama olsun. Yurtdışında tatil genelde zenginlere layık görülen bir ayrıcalıktı. Kutsal toprakları ziyaret etmek için Suudi Arabistan’a gidenler bile “Arap’a para kaptırmakla” suçlandı. Zenginlerin Paris ziyaretleri muasır medeniyet simgesi olarak kabul edildi. Orta halli ise zaten vize filan derken yurtdışını sadece rüyasında gördü. Gelecek güzel günler kısmında ise ne idüğü belirsiz bir AB vize serbestisi anlatıldı.

Gün geldi, dünya değişirken Türkiye de değişti. Türk vatandaşlarının vizesiz gideceği ülkelerin sayısı hızla arttı. Yurtiçi fiyatlardan ucuza yurtdışında tatil yapmaya başladı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları. Türk Hava Yolları böylelikle büyüdü, özel havayolu şirketlerinin önü açıldı. Uçağa binmek ayrıcalıklı bir hal iken, pasaportunu alan yurtdışına gitmeye başladı. Öyle yılda bir defa filan da değil, aklına estiği zaman... Pasaport ücretleri azalsın, daha fazla kişi yurtdışına çıksın, değişik kültürlerle tanışsın diye düşünürken, bir bankanın genel müdürü kalkıp şunu dedi: İç turizmin canlanması için devlet her yurtdışına çıkışta 100 (yüz) dolar para alsın. Yaklaşık 300 liraya tekabül ediyor bugünün parasıyla... Yani bazı yurtdışı gidiş dönüş uçak biletlerinden bile daha pahalı bir çıkış vergisi hayal ediliyor. Bu sayede turist Türkiye’de kalacakmış, Türkiye’de para harcayacakmış. Bunu söyleyen Hakan Bey eminim ki ülkeyi çok sevdiği için böyle bir fikir geliştirmiş. Ancak şu var ki kendi bankasının sahibi Ruslar. Yani elde ettikleri karı Rusya’ya götüren patronları var. Tutarlılık öyle bir bankada çalışmamayı getirir. Hakan Bey eminim engin düşüncelerini ilerletip dış temsilciliklerimizin kapatılmasını da arzu edecektir. İnternet devrinde büyükelçiliklere ne gerek var, değil mi ama? İnternetten görüntülü konuşur çözersiniz ne derdiniz varsa ülkeler arasında...

Ama Hakan Bey kusura bakmayın, ikna olmuş değiliz. Yine de yurtdışına çıkmak istiyoruz. Hem de yüz dolar ödemeden. Biz gidiyoruz ama sen gelme olur mu? İç turizmi canlandır. Birilerinin de fedakarlık yapması gerekiyor. Değil mi?

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...