İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

PR UZMANLARI HASTANENİN AYNASIDIR!

YAYINLAMA:

Hep derim, iyi gazeteci başarılı bir PR uzmanı olur. Haberin ne olduğunu da, haber yazmayı da iyi bildiğinden çalıştığı sağlık kurumunun medyada yer almasını sağlayacak yaratıcı projelere kolaylıkla imza atabilir. Ayla Özer Küçük de medyadan PR sektörüne geçen sağlık muhabirlerinden biri. Kurumsal İletişim Müdürlüğü’nü yaptığı Biruni Üniversitesi Hastanesi’nde Meme Kanseri Farkındalık Ayı dolayısıyla çarpıcı bir projeye imza atmış. Kampanyanın sembolü, pembe boks eldivenleri; sloganı ise “Kadın İsterse Her Mücadeleyi Kazanır.” Hastalar, hasta yakınları başta olmak üzere, hekimlerin “pembe boks eldiveni” ile fotoğraf çektirdiği etkinlikte konuşan genel cerrahi uzmanı Yrd. Doç Dr. Alper Öztürk “20 yaşından itibaren her kadın ayda bir kez elle kendi meme muayenesini yapmalıdır. Ayrıca 40 yaşından sonra her kadının yılda bir kez mamografi çektirmesi erken teşhis için büyük önem taşımaktadır” diyor.

“PEMBE BOKS ELDİVENLERİNLE MEME KANSERİNİ NAKAVT ET”

Kampanyanın sembolü “pembe boks eldivenleri” de, gerek memenin elle muayenesini, gerekse mamografi ve ultrason gibi tarama yöntemlerini sembolize ediyor. Böylelikle, “Erken teşhis sayesinde meme kanseri kolaylıkla yenilebilir” mesajı veriliyor. Tüm kadınlar bu önerileri dikkate almalı. Meme kanserinin görülme yaşı giderek düşüyor. Daha önce bir memede kanser gelişmiş olması, birinci derece akrabada meme kanseri öyküsü, erken adet görmek ya da adetin geç kesilmesi, alkol, şişmanlık, hazır gıdalar, hormon kullanımı stres ve ileri yaş meme kanseri açısından risk faktörleri arasında yer alıyor. Hiç doğum yapmamış ya da bebeğini genç dünyaya getirmiş kadınlarda da meme kanseri riski yüksek. Bu nedenle biz kadınların ve özellikle de risk grubuna girenlerimizin meme kontrollerini ihmal etmemesi gerekiyor.

60 KİŞİLİK MEME KANSERİ FARKINDALIK KOROSU

Acıbadem Sağlık Grubu’nun Kurumsal İletişim Direktörü Zeynep Çuhacı Ayaz da, gazetecilikten PR sektörüne geçen başarılı yöneticilerden. Görev yaptığı hastanede, Meme Rekonstrüksiyonu Farkındalık Günü kapsamında plastik, rekonstrüktif ve estetik cerrahi uzmanları ile hastalar meme onarımını tüm yönleriyle konuşulacaklar. Meme kanserini yenmiş kadınlar da kendi deneyimlerini aktaracak. Söyleşi sonrasında ise; meme kanserinde erken tanının önemine dikkat çekmek için kurulan ve meme kanseri tedavisi gören kadınlardan oluşan 60 kişilik “Rotary Farkındalık Korosu” konser verecek. Etkinliğin son bölümünde ise Nefes Koçu Füsun Balta, “nefes terapisi uygulaması” ile doğru nefes alma yöntemlerini uygulamalı olarak gösterecek. Etkinlik, yarın 15.00-17.30 arasında Acıbadem Maslak Hastanesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilecek.

SAĞLIKTA ÇARPICI FARKINDALIK PROJELERİ...

Meme kanserinde erken teşhisin önemine dikkat çekmek amacıyla, pembe peruklar, gözlüklerle çekilen fotoğrafların sosyal medyada paylaşımına dayanan kampanyaya imza atan Liv Hastanesi’nin kurumsalının başında da deneyimli bir gazeteci Mine Tuduk var. Memorial Hastanesi de özellikle organ bağışının önemi ve kalp sağlığı gibi konularda farkındalık oluşturmak amacıyla tiyatro, sinema, medya ve spor dünyasının sevilen ünlü isimlerinin de katılımıyla sergi, etkinlik gibi projelere ağırlık veriyor. Memorial Sağlık Grubu’nun Kurumsal İlişkileri ise, alanında bir duayen olan Yeliz Soydan Şengün’e emanet...

Kısacası, medya ile ilişkiler bölümlerini bir mankene, ünlü işadamının veya politikacının kartvizitiyle gelen yakışıklı delikanlıya emanet etmeyip, bu sorumluğu gazetecilikten gelme ya da PR sektöründe deneyim sahibi bir uzmana veren hastaneler öncelikle itibar kazanıyorlar. Hastalıklar konusunda toplumsal bilinç yaratılmasına katkıda bulunuyorlar. Medya ile sıcak ama seviyeli bir iletişim kuran PR uzmanları, imza attıkları yaratıcı projeler, ürettikleri haberler, hazırladıkları basın bültenleri sayesinde, çalıştıkları hastanenin medyada haber olarak yer almasını başarıyorlar. Hastane yöneticileri, çalıştırdıkları PR uzmanının, kuruluşlarının medyadaki aynası olduğunu unutmamalı!

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...