İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

FİLLER TEPİŞİR ÇİMENLER EZİLİR

YAYINLAMA:

Amerika ve Rusya karşı karşıya geldi. Zaten bekleniyordu. işte oldu. Bundan sonra Suriye konusunda görüşmeyecekler. Bunun ne kadar tehlikeli olduğunu anlamanız için şu örneği veriyim: Türk-Rus uçak düşürme krizi var ya. İşte onu binle çarpın.

“Bu kadar abartma yahu” diyebilecek olanlar için baştan söyliyeyim bu süper devletler devasa gemilere benzer. Tornistan yapsalar bile kilometrelerce duramazlar.

Üstelik bu son zamanlarda aralarındaki ilk gerilim değil. Hele Suriye krizinden sadece birkaç gün önce belki de çok daha önemli bir nükleer anlaşmayı askıya aldıkları düşünülürse.

Olay şu: Rusya Devlet Başkanı Putin, nükleer silah yapımında kullanılabilecek düzeyde zenginleştirilmiş fazla plütonyumu imha etmek için Amerika ile yapılan anlaşmayı askıya aldı.

Karar açıklanırken ilginç de bir cümle kullanıldı: “ Amerika, Rusya’ya karşı giriştiği dostane olmayan hamlelerle stratejik istikrara tehdit oluşturmaktadır.”

Yani “Sorun bir tane değil” deniliyor anlayacağınız. Rusya gelişen duruma karşı “Acil güvenlik önlemleri” alması gerektiğini belirtti.

Nükleer bir tartışmaya acil güvenlik önlemi nasıl olabilir sizce? Tabii ki nükleer bir şekilde.

İşin dünyayı ilgilendiren tarafı ise: Bu anlaşma ile iki taraf karşılıklı 34’er ton zenginleştirilmiş plütonyumu reaktörlerde yakarak yok edecekti. 68 ton plütonyum ile kaç nükleer silah üretiliyor dersiniz? Tam 17 bin.

TURİZMDE “SÛR BORUSU” ÇALIYOR

Rus uçağı, PKK, DEAŞ ve derken 15 Temmuz. Turizmimizin başına daha ne gelebilir bilemiyorum. Ama bildiğim, ortalama bir Batılı turist sürekli bu konuda haberlerle birlikte adı geçen bir ülkeye giderken tereddüt eder. Nasıl yaparız? Ne yaparız? Ve ne zaman yaparız?

Her ne yapacaksak yapalım bir an önce yapalım. Çünkü gelecek yılın rezervasyonları daha bugünlerden başlıyor. Gelen haberler hiç de iç açıcı değil. Turizmciler uluslararası fuarlarda ilgi düşüklüğü gördüklerini söylemeye başladı. Lüks gemi turları da hafif hafif yan çizmek istiyormuş. Belli ki önümüzdeki dönem Rus turistler gelecek. Ama tek başına bir tek Ruslar yetmez. Diğerleri de lazım.

İTİNAYLA SENARYO ÇALINIR

Şimdinin pek popüler bir dizisi var: “İçerde” Daha yeni başladı. Genç kızlar hayran. Çünkü, Çağatay Ulusoy ile Aras Bulut oynuyor. Yapımcı şirket de sektörün ağa babalarından Ay Yapım. Şöyle bir bakayım dedim. 10 dakika sonra da gülmeye başladım. Dizi sektörümüz yine çok büyük yaratılıcılık örneği göstermiş! Çünkü senaryosu tümüyle çalıntı. Hemde çok bilindik bir oyuncunun Leanordo dicaprio’nun, Matt Damon ile başrolü paylaştığı “Köstebek” filminden. Filmin orjinal adı ise: The Departed.

Ne diyim bilmiyorum. Böylesi tanınmış bir senaryodan “Fazlasıyla esinlenmek” de cesaret işi. Ama sonuçta reyting iyi. Belki de halkım böylesini seviyor. Önceleri yabancı pop bestelerine şarkı sözü yazarak başlayan imitasyon sanat eserleri, şimdi de bu şekilde yol alıyor.

Dizinin sonunu merak edenler internette herhangi bir siteden orjinal filmi izleyebilirler. Böylece bir sezon beklemekten de kurtulurlar.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...