İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

BEKLENMEYEN OLDU

YAYINLAMA:

Trump Başkan oldu. Ayırımcı sözleri, Müslüman ve Hispaniklere karşı olan tavrı ile bir çok ülkenin antipatisini toplamıştı. Belli ki Amerika’nın yarısından fazlası bunu önemsememiş. Artık tartışmalı ve ilginç bir figür var Beyaz Saray’da.

Yeni Başkan Amerika’nın mevcut uygulamalarını değiştirir mi? Elbette en azından biz dış politikada bunun etkisini göreceğiz. Ama eskisinden de memnun değildik zaten, belki daha iyi olur mu acaba?

Hiç zannetmiyorum. Gelen gideni aratır gibi geliyor. Nitekim Trump’ın Başkan seçileceği anlaşıldığı andan itibaren dolar aldı başını gitti. Euro veya sterlin gibi gelişmiş ülkelerin para birimleri dolar karşısında değer kazanırken, Türk Lirası düştü. Bu Trump’ın ekonomi politikaları nedeniyle falan olmadı. Bu Müslümanlar hakkındaki düşünceleri bilindiği için oldu. Umarım gideni aratmaz da ben yanılırım.

Trump’ın nesini beğendiler?

Amerika’da yaşayan arkadaşım aradığında sordum: “Kime oy verdin?” diye. Cevabı: “Trump” oldu. Şaşırdım. “Yahu bu adamın Müslümanlara ve Amerikalı olmayanlara karşı tutumunu biliyorsun. Neden böyle birşey yaptın?” diye devam ettim.

Cevabı hem kendi görüşünü, hem de politikayla çok ilgilenmeyen ortalama bir Amerikalının fikrini ortaya koyuyordu. Dedi ki: “Bir şirketin patronu olsan ve bu şirkete genel müdür arasan, önüne gelen adayların daha önce hangi işlerde nasıl başarıları olduğuna bakarsın. İşte ben de buna baktım. Trump, tek başına zengin olmayı başarmış biri. Clinton ise hiç birşey yapmadı. Bir başarısı yok.”

Son çare Kanada

Amerikalılar, kuzey komşuları Kanadalıları her fırsatta makaraya alırlar. Düzenli ve kuralcı olmalarından başlarlar, çok temiz olmalarına kadar bir çok konuyu esprileri malzemesi yaparlar. Bir filmde Amerikalı çatlak bir grup Kanada’ya savaş açıyordu. Yaptıkları eylem ise gece yarısı bir baskın timiyle Kanada’ya geçip sokaklara çöp atmaktı. Bu bir Kanadalı için tahammül edilemez bir şey olduğu için.

Kanada Amerika’dan çok daha sosyal bir devlet. Sağlık sisteminden, sosyal güvenliğe kadar. Amerika’daki seçimler öncesi kimileri Kanada’ya taşınırız diye dillendirmeye başladığında herkes bunun bir şaka olduğunu düşünmüştü. Ama dün seçim sonuçları atbaşı giderken, Kanada’nın göçmenlik sitesine o kadar çok giriş olmuş ki site taşıyamayıp çökmüş.

Yani şaka diye başlayan şey, gerçeğe dönüşmüş. İnsanlar Kanada’ya gider-gitmez bilmem. Ama ortalama bir Amerikalının oradaki düzenli hayata alışması biraz zaman alır gibi geliyor.

Anketör nasıl kandırılır?

Kamuoyu şirketleri kaybetti başlıklarına hazırlıklı olun. Çünkü bu artık kaçıncı çuvallamaları oldu. Anketlere göre yüzde 99 Clinton başkandı. Amerikan halkı kimseden korkup siyasi görüşünü saklamayacağına göre bunların ölçme-değerlendirme sisteminde bir hata olduğu kesin. Sadece burada değil. Aşağı yukarı belli başlı bütün Batı ülkelerinde anket şirketleri aynı yanılgıya düşmeye başladılar. Muhtemelen toplumda olan değişimi matematiksel olarak yansıtacak bir formül kuramadılar. Alt yapıları yetersiz kalıyor. Veya Batılı ülkelerde anketörleri kandırmak bir spor haline geldi.


Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...