İstanbul
Parçalı bulutlu
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

​MADAM TUSSAUDS'DA ÖMER HALİSDEMİR'İ ARAMAK

YAYINLAMA:

İstanbul’da İstiklal Caddesi üzerinde Madam Tussauds Müzesi açılıyor. Dünyanın en ünlü balmumu heykel müzesinin küçük ölçekteki şubesi.

Kim bu Madam Tussauds?

Hanımefendinin hayatı acıklı. Sarayda çalışırken devrim oluyor ve kendisi içlerinde arkadaşlarının da yer aldığı giyotin artığı kafalardan ölü maskeleri çıkarmak gibi yapması zor bir görevi üstleniyor. Madam Tussauds’da göreceğiniz her figürün gelişmesinde Fransız giyotinin payı olduğunu düşünebilirsiniz. Yanlış olmaz.

İstanbul’daki müzede dünyadaki benzerleri gibi balmumu heykeller yer alacak. Gerçeğinden çok az farkı olan mükemmele yakın canlandırmalar bunlar. Madam Tussauds’un Fransa’da başlayıp İngiltere’de sona eren hayatından günümüze yadigar. Napolyon Savaşları olmasaydı Madam İngiltere’de mi kalırdı yoksa vatanına mı dönerdi bilmiyorum. Dolayısı ile balmumu heykellerini bir müzede sergileyip para kazanmaya çalışması da belki de maddi imkansızlıklarının bir tezahürüydü.

Londra’daki Madam Tussauds Müzesi dünyadaki örnekleri içinde en kapsamlı olanı. Ünlü kişilerin heykellerinin yanında bazı ünsüz kişiler de bulunuyor. Bunlara halk kahramanları diyebilirsiniz. Fransız Devrimi’nde önemli yer tutan donsuzlar bunlar. Fransızca bilenler için orijinalini de yazalım sans culottes.

Bu donsuzlar, daha kibar bir ifade ile baldırı çıplaklar, Fransız devrimini gerçekleştiren isimsiz kahramanlar. Devrimin bel kemiği. Ancak müzede sergilenen şekillerine bakacak olursanız çapulcudan farkları yok. Baldırı çıplak terimi onlara saygı duyanlar için bir iftihar vesilesi iken diğerleri için bir aşağılama aracı haline gelmiş. Bu bize tanıdık geliyor diyorsanız, haklısınız derim. Zaman değişir, mekan değişir ama halka yönelik bakışlar pek değişmez.

Londra’daki müze belki de kendilerini kraliyetle yönetildikleri için Fransız Devrimi’ne işte böyle bakıyor. Bir de Fransız ressamların ünlü devrim resimleri gelsin aklınıza.

Türkiye’deki müzede Atatürk’ten, Mevlana’ya, Arda Turan’dan Mimar Sinan’a, Adile Naşit’ten Yaşar Kemal’e kadar birçok ünlü isim yerlerini almış. Dünyaca ünlü isimler arasındaysa Einstein, Steve Jobs gibi isimlerin yanı sıra Hollywood ünlüleri bulunuyor. Büyüklük açısından Londra’dakinden elbette küçük.

Londra’da Fransız Devrimi’ni canlandırmayı akıl eden müze yetkilileri Türkiye’de de 15 Temmuz’a ilerideki dönemde yer vereceklerdir diye düşünüyorum. Ömer Halisdemir’in kahramanlaştığı o anın müzeye çok şey katacağını düşünüyorum.

Bu ne zaman gerçekleşir? İşte buna cevap vermek kolay değil.

Mehmet Akif Ersoy’un olmadığı, Adnan Menderes’in, Turgut Özal’ın bulunmadığı bir balmumu heykel müzesi Ömer Halisdemir’e mi yer verecek derseniz işte ona da verecek bir cevabım yok.

Zira kültürün çağdaş üretimle kitlelerle buluşması, kültürel iktidar olarak tavsif edilen alanda önemli bir tutuyor. Gördüğümüz kadarıyla 15 Temmuz ve ifade ettiği anlam Türkiye’nin kültür sanat ikliminde hak ettiği elde etmekte güçlük çekecek.

15 Temmuz Müzesi’nin hazırlıklarının başladığı şu günlerde yolunuz Madam Tussauds’ya düşerse, tarihin sadece kağıt kalemle değil hatırlamak ve unutturmak denilen iki kavramla da yazıldığını siz de düşüneceksiniz.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...