DİŞ MACUNUNU TÜPE GERİ KOYAMIYORSUN
Türkiye’de 16 Nisan’daki referandumda “hayır” çıkarsa dünyanın sonu olmaz ama istikrarsızlığın fitili ateşlenmiş olur…
Ne zamanki Cumhurbaşkanını halkın seçmesine karar verildi o zaman parlamenter sistemimizin ne kadar çarpık olduğu ortaya çıktı.
Elimizde bir tarafta yetkileri engin, yürütmede söz sahibi ve sorumsuz bir cumhurbaşkanı öbür tarafta ise yürütmeyi götüren ve Meclis’ten çıkan ama cumhurbaşkanın kontrolü altında olan bir başbakan ve hükümeti… Bir de üstelik yetkileri darbeci askerler tarafından bir cunta lideri için belirlenmiş bir cumhurbaşkanı…
İşte kuvvetler ayrılığının çorbaya döndüğü bir sistem…
Referandumda “hayır” çıkarsa bu düzen devam eder belki şimdi Recep Tayyip Erdoğan ve Binali Yıldırım’ın iyi niyetleri sayesinde ciddi bir sıkıntı olmaz ama ilerde ülke çok ciddi dalgalanmalarla sarsılır…
Şu andaki sistem kriz yaratma konusunda biçilmiş kaftan… Referandumdan “evet” çıkarsa iş rayına oturur ve sorumlu bir cumhurbaşkanı ve onun hükümeti ülkeyi yönetir aynı zamanda TBMM de yasama görevini yaparken o cumhurbaşkanını denetler.
Cumhurbaşkanını halka seçtirme düzenlemesi yapılırken bütün bunlar düşünülmeliydi… Bugün oylayacağımız Anayasa değişiklikleri o zaman yapılmalıydı.
