İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

BEŞİKTAŞ'IN SEYİRCİSİNE FENER'İN DİRENCİNE LAF YOK!

YAYINLAMA:

Beşiktaş’ın tribün şovu, sokak gösterilerindeki performansı tek kelime ile görsel şov idi. Ama gelin görün ki, derbiye gelince aynı etki ve heybeti Beşiktaşlı futbolcularda göremedik. Bunun en büyük sebeplerinden birisi maçın hakemi Fırat Aydınus’un Fenerbahçe’nin başarılı kalecisi Volkan Demirel’e karşı gösterdiği zaaf idi. Sarı kart ile cezalandırdığı Volkan’ın arkasından söylediklerini ve üzerine doğru yürümesini bizler gördük duyduk ama asıl muhatap olan Aydınus oralı bile olmadı.

Her zaman oynayan kazanmıyor her zaman da rol yapan sevilmiyor. Beşiktaş tam stat anonusundan ilk yarıya bir dakika daha uzatılacaktır diye seslenildiği anda Beşiktaş’ın tartışmasız en iyisi Quaresma’nın taşıyıp Fenerbahçe altıpasına uzattığı harika topa adı Vincent soyadı Aboubakar..

Uzanarak vuruşunu yaptı hem top gol oldu hem de golcü filelere yapıştı. Bu golle ilk yarıyı önde kapatan Beşiktaş soyunma odasına neşe ile girerken tribündeki taraftarlarına da sanki bayram yaşatıyordu.

Beşiktaş’ın maç boyu durgunluğuna adeta tek başına direnen Quaresma bu golden birkaç dakika önce Fenerbahçe defansını çarşıya pazara yollayıp alkışı aldı ama son vuruş becerisi olmayınca bu güzelliği golle süsleyemedi. Zaten hem onu yapıp hem de golü atsa Barcelona ya da Real’de oynardı!

Beşiktaş’ta Atiba yoktu ama genç Atınç onu aratmadı desek abartmış olmayız. İkinci yarıda oyuna katkıları artan Beşiktaşlıların en etkililerinden biri Babel idi. Bunu fark eden Dick Advocaat sahaya Ozan Tufan’ı sürerek Kartal’ın bu silahını etkisizleştirmeye çalıştı. Ozan’ın presine rağmen Babel yine üretkenlikten vazgeçmedi.

Fenerbahçe’nin sahadaki en silik isimlerinden biri Van Persie idi. Ama Hollandalı yıldızın hem kariyer geçmişi hem de her an bir şeyler yapabilme ihtimali sahada kalmasını sağladı. Beşiktaş Fenerbahçe’nin pilinin zayıflayıp tükenme noktasına yaklaştığını hissettiği 60’lı dakikalarda sahada topla her şeyi yapan tek takımdı.

Maçın ilk yarısında Volkan’ın kendisini tehdit ettiğini hakeme anlatamayan Gökhan Gönül’e ikinci yarıda Aboubakar da katıldı. Ama dedik ya Aydınus, sakatlanma pozisyonları dışında oyunu durduracak bir eylemde bulunmadı… Derbi maç hakemsiz oynanmış olsa inanın yokluğu fazla fark edilmezdi.

Şenol Güneş, 72’nci dakikada Aboubakar’ı kenara alıp seyirciye alkışlatma jestini gösterdi. Onun yerine giren Cenk Tosun forvete biraz hareket getirdi. Advocaat da sahadaki etkisiz vatandaşı Van Persie’nin yerine Emenike’yi sokup beraberlik golü aramaya çalıştı. Bu sayede Fenerbahçe’nin rakip ceza alanını unutan futbolcularını belki de uyandırmaya çalıştı.

Oyunun son 15 dakikasında her iki takımın birbirlerinden çekindiklerini sahada markaj pozisyonlarını görerek anladık. Beşiktaş önde olmanın avantajını korumak isterken Fenerbahçe kaybettiği sezon acılarından birini daha yaşıyordu. Martin Skrtel kendisini oyundan attırırken yüzde yüz sayılacak ikinci gole mani olan adamdı diyebiliriz. Souza’nın Skrtel gibi ikinci karttan kızarmasının ise bahanesi yok!

İlk uzatmada Beşiktaş’ın golü gelmişti son uzatmada golü atan Fenerbahçe’nin alkışlanacak yanı son saniyede de olsa gösterdiği skoru dengeye getiren golündeki direnciydi. Tebrik etmek lazım….

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...