İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

​DİYABETLİNİN SAĞLIK TAKVİMİ

YAYINLAMA:

Ailemizde etrafım diyabetlilerle çevrili. Babam, insülin kullanan bir şeker hastası. Annem ve eşim de Tip 2 diyabetli. İkisi de diyabet haplarıyla tedavi görüyor. Günümüzde şeker hastalığında beslenme ve egzersiz de son derece etkili bir tedavi yöntemi olarak kabul ediliyor. Bu yüzden diyabetli bireylerin tedavisinde ilaçlar gibi artık egzersiz de uzmanlar tarafından reçetelendiriliyor. Egzersizin süresi, yoğunluğu ve türü; kişiye özel olarak planlanıyor. Gel gör ki, annem ve babam doktorların beslenme tavsiyelerine hiç uymadıkları gibi, günden güne kilo alıyorlar. Egzersizle ise araları hiç yok!

Diyabet, yaşam boyu süren ve böbrek, kalp, göz, sinirler gibi pek çok organı etkileme riski olan bir hastalık. Diyabetli bireylerin kan şekerlerini dengede tutmaları, doktorların önerdiği sıklıkta kontrollerini yaptırmaları bu nedenle oldukça önemli. Ancak sadece diyabet doktoruna görünmekle iş bitmiyor. Kalp, böbrek, göz gibi organlarda diyabete bağlı hasar olup olmadığının kontrol edilmesi için ilgili uzmanlara da belli aralıklarla muayene olunması gerekiyor.

DİYABETLİLERDE BÖBREK KONTROLLERİ

Şeker hastalığına bağlı böbreklerinizde hasar olup olmadığının belirlenebilmesi için yılda bir kez mutlaka idrar tahlili yaptırın. İdrar tahlilinde; şeker ya da protein kaçağı, böbreklerde şeker dışında da bir bozukluk olup olmadığı anlaşılabiliyor. Diyabet kendini belli etmeden hedef organları da etkileyebildiğinden, ailesinde diyabet öyküsü olanlar ile risk grubuna giren kişilere de idrar tahlili yaptırmaları tavsiye ediliyor. İdrarda mikro albümin kontrolü yapılması ve ilk tanı alındıktan sonra hastalığın evresine göre yılda 2, 3 veya 4 defa tekrarlanması gerekiyor. Gerektiğinde 24 saatlik idrarda ‘kreatinin klirensi’ denen süzme fonksiyonun gösterilmesi ve en azından yılda bir defa ultrasonografi, çekilmesi ve eşzamanlı olarak göz dibi muayenesi yaptırılması da öneriliyor. Bunun da nedeni böbreklerdeki bozulmanın göz dibindeki problemle birlikte görülme ihtimali.

DİYABETLİYSENİZ YILDA BİR KALBİNİZİ KONTROL ETTİRİN!

Kalp hastalığıyla şeker hastalığı eşdeğer kabul ediliyor. Yapılan araştırmalara göre kalp damar hastalığı, bacak damar hastalığı, boyun damar hastalığı ve beyin damar hastalığı diyabetlilerde daha sık görülüyor. Ayrıca kalbin kas hastalıkları ve ritm bozuklukları da ortaya çıkabiliyor. İşte bu yüzden, diyabetli bir birey olarak yılda en az bir defa kardiyoloji uzmanına muayene olmayı ihmal etmeyin.

DİYABETLİLERDE AYAK MUAYENESİNİN ÖNEMİ

Şeker hastalığının getirdiği sorunlardan biri de diyabetik ayak. Her 100 diyabetliden yaklaşık 10-15’inin ayağında şeker hastalığına bağlı yara bulunuyor. Uzmanlara göre diyabet hastaları günlük ayak kontrollerini asla ihmal etmemeli, günde birkaç kez kendi kendine ayak muayenesi yapmalılar. Sabah kalktığınızda, ayakkabınızı çıkardığınızda ve akşam yatarken ayaklarınızı mutlaka kontrol edip, nemlendirici sürün. Günlük kontrollerde ayaklarda yara, su toplaması, kızarıklık, nasır, ayak derisinde kuruma, tırnaklarda sertleşme ve şekil bozukluğu olup olmadığına mutlaka bakın.

DİYABETİNİZ VARSA, GÖZ SAĞLIĞINIZI İHMAL ETMEYİN!

Beş yıldan bu yana şeker hastası olan bir kişide diyabetik retinopati gelişme riski yüzde 50. Bu karşın on yıllık bir diyabetli hastada bu oran yüzde 70. 20 yıldan beri şeker hastası olan bir kişide ise şeker hastalığına bağlı gözde komplikasyon çıkma riski yüzde 90’a kadar çıkıyor. Yani hastalık yaşı uzadıkça diyabetik retinopatinin gelişme riski artıyor. Özellikle hastalığın beşinci yılından itibaren her diyabet hastasının yılda bir kez göz hekimine gitmesi ve göz dibine baktırması öneriliyor. Diyabetik retinopati teşhisi konulan bir kişide ise takip muayenelerinin sıklığı hastalığın şiddetine göre değişiyor. Diyabetik retinopati hastasıysanız 4 ile 6 ay aralıklarla kontrole gitmeyi unutmayın.

Annem benim dürtmemle kontrollerini yaptırıyor. Babam ise çok ihmalkar. Üfleye püfleye, söylenerek, bana kızarak, elinden geldiğince ertelemeye çalışarak ya kontrollere gidiyor ya da O’na söylediklerim uzayın derinliklerinde kaybolup gidiyor. Diyabetiniz var ise, lütfen siz de eşinizi, çocuklarınızı üzmeyin. Şeker hastalığın iyi yönetimi için gereken tüm tetkik ve kontrollerinizi zamanında yaptırın.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...