İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

​SÜRATLE NORMALLEŞMEMİZ LAZIM

YAYINLAMA:

Savaş çığlıkları atmanın Türkiye’ye yararı olduğunu mu zannediyorsunuz? Bırakın sırtında yumurta küfesi olmayı, elinde bir tane bile yumurta taşımayanların bir anda siyasi ve askeri deha haline geldiklerini mi düşünüyorsunuz?

Evet Türkiye üzerine oyunlar var. Evet sıkıştırılmaya çalışılıyor. Ama bu oyunları kırmanın, bu sıkıştırmadan sıyrılmanın yolu “Savaş çıkacak” naraları atmak değil. Çünkü açıkça görülüyor ki “Şuyuu vukuundan beter” bir duruma sokulmak isteniyoruz.

Belki de aslında bizi bu duruma sokmak isteyenlerin oyununa geliyoruz. Sürekli gerginlik yaşayan, kendi içinde parçalara ayrılmış, ekonomisi üzerinde baskı olan bir ülke haline getirilmek isteniyor olmayalım? Aslında sürekli bu durumda kalmak, sürekli savunma pozisyonu aldırılmak isteniyoruz da farkında olmadan bu girdabın içine atlıyoruz gibi geliyor. Tüm siyasi odakların, yorumcuların ve dahi gazetecilerin el birliği ile Türkiye’ye giydirilmek istenen bu dar ayakkabıların fena halde ayağımızı vuracağını görmesi gerekiyor.

Borsasından kamu senetlerine, ihracatından ithalatına, döviz fiyatlarına kadar dünyayla her anlamda ilişkide olmak zorunda olan devasa bir ekonomiyiz. Ancak maalesef gündemimiz kısıtlı bir alana takılıp kalıyor.

Bu tartışmaların uzaması ne Türkiye’ye yatırım yapanların veya yatırım yapacakların “Hoşuna gider” ne de ülkemiz insanlarının. O yüzden süratle normalleşmemiz gerektiğini düşünüyorum.

Bu demek değil ki, Türkiye için bu kadar önemli olan konuları boş verelim. Sadece, 80 milyonluk bir ülkenin neredeyse tüm gündemini tek bir “soruna” odaklamayalım.

Kimi zaman uluslararası ilişkiler veya savunma paktları yerine futbol veya sanat da konuşabilelim. Ara sıra hava durumu gündem olsun mesela.


Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...