İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

FERRUH VE MÜSLÜM: BİR ŞARK RAPSODİSİ

YAYINLAMA:

Müslüm filmi daha önce izleyicilerle buluştu, Mercury arkasından yetişti. Müzik namına iz bırakmış biri yerli diğeri yabancı iki ismi sinema ekranında görmek büyük şans. Hem hayranları hem de diğer sinema severler için. Müslüm Gürses ve Freddie Mercury seslerini geniş kitlelere ulaştırabilmiş iki dev isim. Filmler birbiriyle aynı zamanda vizyonda olunca da kıyaslanıyorlar. Bana kalırsa, ki kalmaz, bu karşılaştırma saçma. Elmayla armudu toplamak kadar veya kıyaslamak kadar saçma.

İki filmin izleyici kitlesi de muhtemelen yüksek bir kesişim kümesine sahip. İki hayat hikayesinin benzeşen taraflarına dikkat çekmek istiyorum ilkin. Müslüm Gürses’in doğum yeri Halfeti, Freddie Mercury ise Zanzibar doğumlu. İkisi de doğduğu yerden çıkıp merkezlerde kendini ispat etmiş ve ardından üne kavuşmuş insanlar. Her ikisi de güçlü ses ve yorum kabiliyetine sahip. Her ikisi de hayatında unutulmaz aşkları tatmış kişiler. Her ikisi de isimlerinde değişiklik yaparak sahnelere adım atmışlar. Mercury’nin gerçek adı Ferruh. Farrokh Bulsara ismiyle Farsi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiş. Müslüm Gürses’in gerçek ismi de Müslüm ama soyadı Akbaş. Yapımcılar Gürses’in daha uygun olacağına karar vermiş. Her ikisini de gerçek kimliklerinin biraz dışında tanıdık dersek uygun olur.

Endüstriyel standartlara uyumlu hızlı tüketim maddesi olarak tasarlandılar. Mümkün olduğunca fazla kaset, albüm ve mümkün mertebe çok konser. Ama üretim amaçlarının çok ötesine geçtiler.

Benzerlikler, en azından benim aklıma gelenler bununla sınırlı. Şimdi benzeşmeyen taraflara gelelim. Mercury yaşarken tüm dünyanın üzerinde görüş birliğine vardığı ve öteki olarak adlandırılmamış bir müzik kariyerini tamamladı. Müslüm Gürses ise çalkantılı bir hayatın içinden geçti ve onu zirveye taşıyan kitleyle bugün yücelten kesim aynı değil. Arabeskin müzik yerine konulmadığı günlerden geçti Müslüm Gürses. Mercury tüm dünyanın ilgisini ve saygısını toplarken çizgisini bozmadan “evlatlarına” seslendi. Ne alkışlarla değişti ne hak ettiği saygıyı gördüğünde tavırlarında bir değişiklik oldu.

Bohemian Rhapsopdy’nin sözlerinden bir parça:

“Bu gerçek hayat mı?

Yoksa sadece rüya mı?

İki arada kalmış

Gerçeklerden yok kaçış

Gözünü aç, gökyüzüne bak ve gör;

Ben sadece fakir bir oğlanım sempatiye ihtiyacım yok

Çünkü ben kolay gelir, kolay giderim

Biraz yüksek biraz alçak

Rüzgar ne tarafa eserse essin, bana fark etmez”

Müslüm Gürses devam etsin:

“İlk ve son aşkımdın gençlik çağımda

Sevgi çiçeğimdin gönül bağımda

Öyle yer etmiştin kalp otağımda

Sıla mı gurbet mi adını sen koy adını sen koy”

İkisinde de aynı umursamazlık mı var yoksa insan benzetmek istediği her şeyi birbirine mi yakıştırıyor. Karar sizin.

İkisi de milyonların zihninde yer eden müzik efsaneleri olarak bu dünyadaki günlerini tamamlayıp aramızdan ayrıldılar.

Ne derler: Baki kalan bu kubbede hoş bir sada imiş.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...