Ortadoğu’nun kalbi bir kez daha diplomatik temaslarla atıyor. Türkiye, Gazze’de kanayan insani krize çözüm bulmak amacıyla sahaya iniyor. Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın, yarın Mısır’da yapılacak müzakerelere katılmak üzere yola çıkıyor. Görüşmelerde yalnızca ateşkes değil, aynı zamanda rehine takası ve insani yardım koridorları da masada olacak.
Türkiye’nin son dönemde bölgesel krizlerde izlediği aktif diplomasi, bu kez Gazze için devrede. İsrail-Hamas çatışmalarının yeniden tırmanışa geçtiği bir dönemde, Kahire’de başlayacak müzakerelere Türkiye’nin doğrudan dahil olması, sürecin yönünü değiştirebilir.
Kalın’ın temas trafiği dikkat çekti
Diplomatik kaynaklara göre, İbrahim Kalın, müzakereler öncesinde çok sayıda kritik temas gerçekleştirdi. ABD, Mısır, Katar ve Hamas yetkilileriyle ayrı ayrı yapılan bu görüşmeler, Türkiye’nin barış sürecine yaklaşımının çok taraflı olduğunu gösteriyor. Bu temaslar, Türkiye’nin yalnızca arabulucu değil, aynı zamanda güvenilir bir aktör olarak öne çıkmasını sağlıyor.
Görüşmelerde, tarafların pozisyonları netleştirilirken, özellikle rehine/esir değişimi ve insani yardım geçişlerinin önündeki engellerin kaldırılması için yollar aranıyor. Türkiye’nin odaklandığı en önemli konu ise, kalıcı bir ateşkesin sağlanması.
Türkiye sürecin merkezinde yer almak istiyor
Geçtiğimiz hafta Doha’da yapılan dolaylı görüşmelerin ardından, diplomatik rota şimdi Mısır’a çevrildi. MİT Başkanı Kalın’ın katılacağı müzakerelerde, Türkiye’nin önceliği sadece ateşkesi sağlamak değil, aynı zamanda Gazze’deki insani çöküşü durduracak yapısal adımların atılması.
Ankara, bölgede sadece geçici değil, sürdürülebilir bir barışın tesis edilmesi gerektiğine inanıyor. Bu yaklaşım, Kalın’ın yürüttüğü temaslarda da net bir şekilde ortaya kondu. Mısır’daki görüşmeler, sadece Gazze halkı için değil, bölgesel istikrar için de belirleyici olabilir.
Barışın yolu Kahire’den geçiyor olabilir
Tüm gözler, Mısır’da yapılacak olan bu müzakerelere çevrilmiş durumda. Türkiye’nin etkin bir rol üstlenmesi, Gazze’de yaşanan insani trajedinin sona ermesi adına yeni bir sayfa açabilir. Özellikle insani yardımların kesintisiz ulaşımı ve rehinelerin serbest bırakılması, görüşmelerin en hassas başlıkları arasında yer alıyor.
Kalın’ın yürüttüğü çok taraflı diplomasi, sadece bu görüşmelerin değil, gelecek olası ateşkesin de mimarı olabilir. Türkiye’nin bu süreçte nasıl bir strateji izleyeceği, bölge politikalarını uzun vadede etkileyecek bir faktör olacak.
