İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

14 Şubat ve aşka dair

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

14 Şubat sevgililer günü tüm dünyada sevgililere özel bir gün olarak kutlanmaya devam ediyor. Nasıl da tatlı bir telaştır o öyle? Çiçekler, böcekler, hediyeler, çeşitli hesaplardan yazılmış birbiri ardına sıralanmış ahankli ve methiyeli sözler. Aslında sevgililer günü değil de sevgi günü olarak adlandırılıp kutlansa bence daha şık daha anlamlı ve daha geniş kitleye hitap ederdi.

“Aşk kadına yakışır sevmek adama.” Demiş Can baba. Demişte hiç hesaba katmamış aşk acısını...

Aşk insanın kendisiyle savaşıdır aslında. Levent Bektaş’ın “kalbe söz geçmeyen efendisi”

Ahmet Arif’in “Terketmedi sevdan beni, aç kaldım, susuz kaldım, hayın, karanlıktı gece, can garip, can suskun.”

Diye isyanıydı.

Aşık Maksut’un “Sinemdedir benim derdim dağlarım,

Ben yaramı gizli sarar bağlarım,

Ben gündüzler güler geceler ağlarım, Benim neler çektiğimi kim bilir.”

dediği içsel yakarışıydı.

Aşk yar’dır yar da toprak. Aşık Veysel’in “benim sadık yarim kara topraktır” dediği sonsuzluğuydu.

"Aşk kadına yakışır sevmek adama.” Demiş Can baba. Demişte hiç hesaba katmamış aşkın bir tükeniş olduğunu...

Sevmek tükenmektir. Sevmekten ölürken tekrar varolmaktır o sevgiden. Çok sevmenin bedeli kendinden vazgeçmekle başlar. Gün gelir azalmalar tükenişler bittiğinde bir daha onu sevdiğim gibi sevemem hissi başlar yüreğinde. Unutmak için, bir dargın bir barışık ilişkinin bir sonu olmadığına ve onsuz da mutlu olacağına ikna olmak için çareler aradığında fark edersin aşk gerçeğini. Biraz zaman geçer ve sonra "daha önce böyle sevmedim.” Dersin. Geçici degildir bu durum çünkü, o acı sizi büyütür o çocuksu masum sevgiyi koca bir adam yapar ve birdaha kimseyi o kadar masum, o kadar körü körüne sevemezsiniz!! Geçecek merak etmeyin, tekrar seveceksiniz ama onun gibi degil!! Tekrar mutlu olmaya çalışacaksınız ama onunla olduğun gibi değil!! Bir de muhtelif yerlerde sadece ikinize münahassır 3-5 özel mekanlarınız da varsa, aşk acısının dante gibi ortasındasınız demektir. Baktığınız her yerde gördüğünüz silüet hep ona dair olacaktır.

“Aşk kadına yakışır sevmek adama” Demiş Can baba. Demişte hiç hesap edememiş ihanetin soğuk yüzünü...

Adama yüklemiş tüm sorumluluğu kadını aklamış resmen. Tüm hesap adama kalmış. Gidene kal demek zavallılara, kalana git demek terbiyesizlere, dönmeyene dön demek acizlere, hak edene git demek asillere yakışır. kimseye hak ettiğinden fazla değer verme, yoksa değersiz olan hep sen olursun.

Hayatta  her şey can babanın dediği gibi durmuyor çünkü, kadının da adam gibi adam olduğu yerde;

Küfür şeytana mahsustur tövbe insana,

Aşk adama  yakışır sadakat kadına...

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...