İstanbul
Açık
5°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

AKLIMIZLA ALAY EDENLER!

YAYINLAMA:

Uzun zamandan beri internetteki haber portallarının kullanılması, özellikle buralarda kullanılan dijital reklamların yerleştirilmesi beni hep rahatsız eder dururdu. Ders konularımdan biri olan sosyal medya kullanımı, oralardaki reklamlar, son yıllarda iyice çığırından çıkmış durumdaydı.

Birçoğumuz internette yer alan haber sayfalarında (buna gazete ve televizyonların internet sayfaları da dahildir), yayınlanan bir haberi okumak, görüntüsünü izleyebilmek için yapacağınız hamleler artık neredeyse imkansız hale gelmiş durumda. Genelde izlenme; tıklandıktan sonra o web sayfasında kalma süresine göre reklam verenlerce değerlendirilen bu haber yansıtıcılar veya haber ileten web sayfaları; dayatma, zorlama haber takibine sıkıştırılarak iyice çığırından çıkarılmış durumda.

Habere girmek için tıklamak istediğinizde ilk önce karşınıza bir reklam çıkıyor. Onu geçiyorsunuz, haberin başlığı üzerine tıklayıp haberi başlığın devamında girişi ile okumak istiyorsunuz. Kısa bir cümle veya paragraftan meydana gelen haber girişi sonrasında araya yine bir reklam giriveriyor. Onu da geçiyorsunuz ardından haberle ilgili bir cümle ve ya paragraf daha. Okuyorsunuz ilk girişin neredeyse aynısı. Sonra bir reklam daha ve yine bir cümle ama, okumak istediğiniz haberin özüne bir türlü ulaşamıyorsunuz. Yine bir reklam ve haberin devamı olması gereken bir paragraf daha. Haberi merak ediyorsunuz, okumak isteğinize engel olamadığınız için devam ediyorsunuz.

Reklam, haber bilgi ve nasılsa haberin özünü anlatan paragrafa varabiliyorsunuz. Haberden beklediğinizi alamadan hayal kırıklığı yaşayarak sayfadan ayrılıyorsunuz.

Bu arada, haberin içeriği ile ilgili bir şeyler söylemeye gerek yok. O ise, tam bir fiyasko.

Özellikle gazetelerin uzantıları olarak internette yer alan spor haber sayfalarında bu durum daha da kötü. Haberi, sansasyonel ve asparagas başlığı nedeniyle merakla okumak istiyorsunuz, reklam arasına sıkıştırılmış satırlarda haberi okumaya çalışıyorsunuz ama sadece hayal kırıklığı, sinirleniyorsunuz ama yine de haberi okuyorsunuz.

Söylediğim gibi; özellikle spor haberi ileten web sayfalarında sıkça rastlanan durum bu. Çoğunlukla dedikodu veya söylenti üzerine kurgulanmış, sansasyonel bir başlık altına yerleştirilmiş bu haberlere artık pek rağbet edilmez oldu.

Asıl ilginç olanı; bu duruma, genelde ulusal gazetelerin uzantısı olan spor haber sayfalarında daha çok rastlanıyor olması.

Aynı şey, internette yayınlanan dizi ve film yayınlarında da pek farklı değil. Burada da kontrol iyice kaçmış durumda. Bu yayınlarda reklam kuşaklarının olması doğal ama izleyenlerin ve internet takipçilerinin “aklından alay edercesine, sorumsuzca” oluşturulan bu kurgu, iyice şikayet konusu olmaya başladı.

İnternet izlenmesi konusuyla ilgili, uzun zamandır, yüz yüze, araştırmalar yaptım. Vardığım sonuçlar şikayetleri yansıtan sonuçlardı.

İnternette haber sayfalarını takip edenler, dizi veya film izleyenler, bu konuda çok rahatsız olduklarını dile getiriyorlardı Özellikle günün çoğunu ellerindeki akıllı telefon geçiren gençler en çok şikayet edenlerden.

Gençlerin söyledikleri tek şey; “Bunu yapanlar aklımızla alay ediyorlar” şeklinde.

Ne dersiniz, haksızlar mı?

BİR TUTAM TEBESSÜM

BUZDA BALIK AVI

Temel merak edip görmek, istediği için Kuzey Kutbu’na gider. Kuzey Kutbu’nda dolaşırken buzda balık avlamanın çok popüler olduğunu duyar, hemen kendine bir olta satın alır ve bulduğu ilk geniş buzlu alanda balık avlamak için işe girişir.

Tam buzu kırmaya çalışırken gümbür gümbür bir ses duyar:
- “Orada balık bulamazsın!”
Ne olduğunu anlamayarak etrafına bakınır, ama sesin nereden geldiğini çözemez. Biraz ileriye gidip tekrar buzu kırmaya çalışırken aynı ses yine duyulur:
- “Sana söyledim geri zekalı, orada balık bulamazsın!”
Temel korku içinde başını yukarı kaldırır ve dehşet içinde sorar:
- “Allah'ım! Sen misin?"
Aynı ses cevap verir:
- Hayır salak, ben buz hokey sahasının bekçisiyim.”

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...