KİRA SERTİFİKASI MI, SUKUK MU?
İslami finans olgunluk dönemine doğru yavaş adımlarla yaklaşırken likidite yönetimi hep en büyük muamma olagelmiştir, ta ki Sukuk ihraçları başlayana kadar. Sukuk, İslami finans mimarisi içinde likidite yönetiminin temel enstrümanı olma işlevini gerçekten karşılamıştır. Dahası İslami finansı gölge bankacılık durumundan çıkarıp likidite penceresine erişimi sağlayan ana öğe Sukuk olmuştur.
Keza hükümetlerin kaynak temininde de etkin bir araç fonksiyonu yüklenmesiyle İslami finansın küresel fon akışındaki rolünü pekiştirmiştir. (İslam İşbirliği Örgütü üyesi ülkeler dışında birçok “gelişmiş” ekonomi dahi çoktan Sukuk ihraç etti ya da etmeye hazırlanıyor.)
Türkiye’nin bu ürünün ilk geliştirilmesinde küresel ölçekte çok belirleyici rol oynadığınınsa altını çizmek gerekir. Yurt dışında önemli araştırmacıların ilk Sukuk örnekleri olarak Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın başbakanlık da dahil dönemlerinde ihraç edilen gelir endeksli senetler gösterilir. Maalesef yurt içinde farkındalığımız az olduğu için bu tarihi önemde kabul edilen ihraçların çok kısa da olsa böylece tekrar hatırlatılmasına ihtiyaç var.
Milenyumun ilk 10 yılı geçtikten sonra bu tecrübeye ilave olarak ilk kira sertifikası ihraçlarıyla Türkiye küresel İslami finans pazarında büyük ölçekli bir oyuncu olmaya başladı. Türkiye’nin küresel İslami finans pazarında en büyük oyuncu olmasını beklemek ve dilemek gibi bir hakkımız da var. Çünkü bunu başarmak için gerekli tüm bilgi ve donanıma sahibiz. Yapılacakları büyük oranda analiz ettik. Yapılması gerekenleri biliyoruz.
Terminolojiyle kavga etmeyi de bırakmamız lazım. Gelir endeksli senetleri İslami finans içinde modelleseydik tüm dünya belki bugün Sukuk yerine gelir endeksli senet kavramını kullanacaktı. Yapmadık hatta yapılabileceğini dahi bilmiyorduk. Sukuk uygulaması başlayınca da isim üretmek durumunda kaldık.
Kaldık ama bu sefer de aslında Türkçede tertemiz bir “sahiplik sertifikası” karşılığı bulunabilecek Sukuka genel isim olarak Sukukun sadece bir türü olan “kira sertifikası” ismi verdik. Sonrasında da dünyaya anlatmak için gereksiz enerji harcama alışkanlığımızı da sürdürdük.
Akademimiz, sektörümüz, ülkemiz İslami finansta dünyaya örnek olacak uygulamaları geliştirecek kabiliyetteyken ihracatçı durumda bulunmak gibi bir meselemiz var. Bu kanayan yara kapanacaktır.
Mevcutta geliştirip isimlendirebileceklerimize odaklanmak zamanı. Global ölçekte isim almış uygulama ve ürünleri yeniden tarif etmekten vazgeçmeliyiz artık.
