İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

MERHAMET AYARLARI BOZULMUŞ!

YAYINLAMA:

Senelerdir!

Köprüleri tartışıyoruz.

Hastaneleri tartışıyoruz.

Havaalanlarını tartışıyoruz.

Otobanları tartışıyoruz.

Yolları tartışıyoruz

Türban tartışıyoruz.

Tartış dur.

Daha alt alta o kadar çok şey sıralayabiliriz ki.

Şu anda.

Açlık tokluk üzerinden tartışıyoruz.

Hayat inanılmaz pahalı ve yaşamanın çok büyük bedeli var.

Ekonomik olarak inanılmaz fakirleştik, ceplerde para yok, insanların buzdolabı, mutfakları bomboş kaldı.

Biz fakirleşme üzerinden de tartışmaya başladık.

İnanılır gibi değil.

Açım diyen insana inanmaz olmuşuz.

Açım diyene, yalancı sen toksun diye bağırıyoruz ve karşılıklı tartışıyoruz.

Aç mı? Tok mu?

Yahu.

Daha ne olsun, bir insan durup dururken açım diye ağlar mı?

Açım diye ağlayan, yok canım sen evde bonfile yedin çıktın, çok toksun diye suratına püskürmeye başladık.

Çıkar cebinden bakacağım cep telefonuna diye bağırmaya başladık.

10 yaşında kız çocuğu, kantinde küçücük tost 20 TL alamıyoruz, yiyemiyoruz, ben açım dediği zaman.

Ama sen dövme yaptırmaya gidiyorsun diye yalancılıkla suçluyoruz.

10 yaşında çocuğun siyaset yapacak hali yok değil mi?

10 yaşında çocuğa inanmamak merhametiniz nerede acaba?

Adam üzerimde mont yok, ceket 20 senelik ayakkabı alamıyorum, evde çocuklara ekmek götüremiyorum dediği zaman yalancı diye bağırıyoruz.

Üniversite kazandım, yurt param, yol param yok, kayıt yaptıramadım, okuyamıyorum diyen öğrenciye bak git Nişantaşı’nda bütün mekanlar dolu diye bağırıyoruz.

Bu ne edepsizlik

Bu ne terbiyesizlik.

Evet bütün kafeler dolu.

Evet bütün restoranlar dolu.

Evet bütün AVM’ler dolu.

Evet bütün marketler dolu.

Evet bütün gece mekanları, eğlence mekanları ağzına kadar dolu.

Evet bütün oteller dolu.

Evet bütün uçaklar dolu.

Evet herkes seyahatlerde

Sanatçıların haftada 3 gece konserleri var, bütün masalar dolu.

Bu herkesin parası var anlamına gelmez ki.

Bence bir kesimin parası var, bir kesimin hiç parası yok.

Arada kalan orta sınıf kayboldu gitti.

Fakirleştik bu tartışılmaz.

Kavga edecek başka konumuz mu yok.

Kimse kimseye tahammül edemiyor bu çok açıkken, açlık tokluk üzerinden tartışmak merhamet kantarınız bozuk anlamına gelir.

Bir başka inandığımız da battı balık yan gider kafası

Ve insanlar biriktirip, ne araba, ne ev, hiçbir şey sahibi alamayacağını anlayınca, battı balık yan gider diyerek para harcıyor.

Kredi kartı üzerinden mekanlara gidip, bir kahveye eşek yükü para ödeyerek yiyip içiyor.

Bu ülkede parasını kazanmak için, çabalayan ne insanlar var.

Bu ülkede, başkalarının canı için kendi canlarını feda eden ne insanlar var.

Sırtı terli namuslu insanlar var.

Evet yalan dünyada, insan insan olmaya zamanım yok diyen merhametsiz insan da dolu.

Önce.

Dikkat edin.

İnsanlık bir virüse yenildi.

Dikkat edin.

İnsanlık ve merhamet ayarlarıyla oynanmış, vicdansızlığa yeniliyor

Şimdi de merhametsizliğe, vicdansızlara yenileceğiz.

Bu ne yahu.

Kırk yıl düşünsem açım ben, yok hayır toksun sen tartışması yapacağımız aklıma gelmezdi.

Gerçekten yatacak yeriniz yok.

Yarın güzel olacak diyemez olduk.

Funda'nın aklındakiler…

... Ne kadar tuhaf değil mi?

Hiç kimse kendi gibi değil.

Herkes bir başkası.

Neden?

Kendinden memnun değil de ondan.

Ya da karmakarışık ruhu, kendi dışında bir şey olmak istiyor.

Dikkat edin.

Şarkıcılar, dizi oyuncusu olmak istiyor.

Dizi oyuncuları, şarkıcı olmak istiyor.

Televizyoncular, şarkıcı olmak istiyor.

Kadınlar, erkek olmak istiyor.

Erkekler, kadın olmak istiyor

Çocuk kızlar, büyük kadın olmak istiyor, erkek çocuklar büyük erkek gibi racon kesmek istiyor.

Bugün kadınlar, seksi vazgeçilmez dünyadaki tek kadın olmak istiyor.

Bütün kadınlar, çırılçıplak olmak istiyor.

Bütün kadınlar soyunmak istiyor.

Kadını ve erkeği, hepsi kasıklarını göstermek istiyor.

Bütün erkekler, kasları ve dövmeleri ile kalça kıvırmak istiyor.

Herkes zengin yaşıyor gibi görünmek istiyor.

Demem o ki!

Psikologlar, psikolog gibi değil.

Diyetisyenler, diyetisyen gibi değil.

Doktorlar, doktor gibi değil.

Muhafazakar, muhafazakar gibi değil.

İnançlı inançlı gibi değil.

İnançsız inançsız gibi değil.

Savrulmuş insanlar.

Darmadağın insanlar.

Funda'nın aklındakiler…

... Siz siz olun.

Ünlülerin televizyon, ya da sosyal medya üzerinden tartışmalarına karışmayın.

Bu tartışmanın içinde asla taraf olmayın.

Onlara.

Kuzum.

Cano.

Aşkım.

Sen asilsin.

Sen bir tanesin.

Biz seni biliyoruz.

Biz onu biliyoruz.

Diye yazmayın.

Bildiğiniz falan da hiçbir şey de yok.

Onlar sizin kuzunuz falan değil.

Onlar sizin arkadaşınız, dostunuz falan da değil.

Onlar sizi seven.

Onlar size bayılan insanlar da değil

Yarın, can dostumla bir kahve saati diye paylaşım yaparlar, barışırlar görürsünüz.

Yahu kiminle, o anda iş yapıp menfaatleri varsa etiketliyorlar.

Sonra, o insanlar onlar için, dünyadan kayboluyorlar.

İş bitti, yapı paydos,

Menfaat etiketleri devamlı değişiyor, anlamıyor musunuz!

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...