İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Umarım kendinden dışarı bakabildin!

YAYINLAMA:

Bizim kocaman bir coğrafi bölgemizi yerle bir eden deprem felaketi yaşadık.

11 ilimiz yıkıldı.

Binlerce ölüm var.

Bu afet, bu feci bir felaket.

Dünya üzerinde bugüne kadar yaşanan felaketlerin 5.sırasına yerleşmiş.

4.sıraya çıkma durumu varmış, neye göre bilmiyorum ama, ölüm sayısı artarsa ona göre olabilir diye düşündüm.

Öylesine ders aldık ki.

Herkes, hepimiz, ne olduğunu anlamaya çalışıp, acı, keder, endişe içinde kıvranırken, debelenip durduk.

On binlerce yuva dağıldı.

On binlerce kişi öldü.

On binlerce kişi enkaz altında kaldı.

On binlerce kişi evsiz kaldı.

On binlerce kişi sokakta kaldı.

Ve aslında hepimiz, herkes bütün ülke insanımız, hep beraber enkaz altında kaldık.

Gözümüzle neler gördük.

Hisseden, merhameti olan insanlar için orada ne yaşanırsa bizim yüreklerde yaşandı.

Baba, yıkıntılar içindeki kızının elini tutarken,

Oğlu, babası kucağında cenazesini mezarlığa taşırken,

İnsanlar şok içinde, sanki anlayamadığı olana bitene razı olmuş, enkazın başında, sanki evinde gibi yatağını yapıp yatarken,

Bebeğinin elinde annesinin bir tutam saçı kalmışken,

Elleri ile enkazın taşını toprağını kazan, çocuklarını arayan analar,

İçinde onlarca yuva, böylesi görülmemiş bir şekilde üst üste yıkılmışken,

Koca koca yeni apartmanlar sırt üstü devrilmişken,

Orada küçücük bir kız çocuğu nasıl kaldığı bilinmez, arada kalan salıncakta sallanırken,

Yer gök gökyüzü "sesimi duyan var mı" sesi ile inlerken,

Enkazdan çıkarılan, yeniden hayata dönen insanların, göz bebeklerine baka baka "Allahuekber" sesleri bulutları titretirken.

Toprak ağladı.

Gökyüzü ağladı.

Bulutlar ağladı.

Tabiat ağladı.

Umarım!

Herkes kendinden dışarı bakma bencilliğinden uzaklaştı.

Umarım!

Herkes beyninde iyi bir budama yaptı.

Umarım!

Kendinden iyi insan yaratma çabasına girdi.

Umarım!

Geçmişi severiz.

Umarım!

Birbirimizi severiz.

Umarım!

Umarım!

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...