İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

KENDİNE BİR ŞEY SÖYLEME VAKTİ!

YAYINLAMA:

Hayatımda hiç böyle bir dönem görmedim.

Kimin ne dediği belli değil.

Kimse iyi değil.

Kimsenin kendine bir şey söylemediği zamanlar.

Herkesin karşısındaki insanlara ahkam kestiği zamanlar.

Yahu arada aynaya bakın ve kendinize bir şey söyleyin.

Etrafımız fenomen çevrili.

Fenomen lafından nefret ettiğimiz zamanlar.

Fenomenliğiniz yerin dibine batsın, ne kadar ayarsız arsız varsa fenomen olmuş, ne kadar şuursuz varsan bunların takipçileri olmuş.

Özellikle kadınlar, karneniz çok zayıf sınıfta kaldınız.

İnternet fenomeni kız, Melis diye biri varmış, ben hiç bilmem hiç tanımam, hiçbirini ciddiye almam ve hiçbirini takip etmem.

Eh zaman zaman, haber olarak önüne düşüyor bunlar.

Bu kız.

Erkek arkadaşından dayak yemiş.

Instagram sayfasından sayısız story atıyor ve dayak yediğini gösteriyor.

Atarlı giderli sözler paylaşmış ve başka kızlara affetmeyin falan demiş.

Aman ne romantik ne heyecanlı, sanırsın kadına şiddet gündemini belirliyor.

Ve kız.

Yine aynaya bakıp kendine değil, başka kızlara, sakın affetmeyin falan demiş ki;

Kendisi bir gün sonra, arsızca ortaya çıkmış, arsızca barıştık demiş.

Tehdit yok demiş, artık dayak yok demiş.

Peki ne demiş, mantıklı düşünemiyorum mantığım devre dışı demiş.

Adam kızın ağzını yüzünü dağıtmış, canına kast etmiş 1 gün sonra ortaya çıkmış barıştık diyor.

İnsan artık acıma hissi duymuyor, değil mi?

Dikkat edin, yediyse yedi, yani banane duygusu çoğalıyor.

Korkarım ki ve çok duyuyorum ki gitgide afiyet olsun diyenler çoğalacak.

Ve başka bir durum daha var.

Adam, takipçisi çok, gündeme dair ne varsa, ama çok kötü ve olumsuz ne varsa, uzun uzun yorumlayarak paylaşımlar yapıyor.

Ve doğa olayları ile ilgili en son Kilis ve çevresi ile sel ve şimşek olaylarını paylaşıyor.

Diyor ki;

Doğa uyarıyor insanoğlu anlamıyor.

Bunlar iyi günler daha kötü günler var, gelecek diyor.

Peki madem ki insanoğlunu uyarıyor, sen ne anlıyorsun, sen ne yapacaksın.

Bu adamın gece kulüpleri var, mademki bunlar iyi günlerimiz, çok kötü günler bekliyor bizi, eh o zaman hemen kapat dükkanlarını, yorganın altına gir, kafana bir huni tak çıkma.

Evinde bonfile yiyerek, sıcak duşunu alarak ne desem ne yazsam kötücüllüğüne düşme.

Kendi ananı, babanı, kardeşlerini ve aileni önüne al ve kötü bir şekilde öleceğiz diye anlat dur.

Pes yahu.

Ne çok insan varmış böyle.

Kendilerine tabiatın ortasında, bilmem nerede evler yapıyorlar.

Sonra her yakaladığı insana bu günler iyi günler, daha kötü günler bekliyor bizi, diye anlatıp duruyorlar.

Bakıyorsun, normal yaşamına, normal olmayan hırsları ile devam ediyorlar.

Sonrası, diğer insanlarla içsel kavga ediyorlar.

Demem o ki.

Hadi canım hadi.

Herkesin kendine bir şey söyleme vakti, bu vakittir.

Olacak ne kadar kötü bildiğin varsa ve illa söyleyeceksen aynaya bak kendine söyle.

Kendin git.

Kendin terk et.

Kendin çalışma.

Kendi moralini boz.

Kendi hırslarını yok et.

Kendi kendini yok et.

Kendi dükkanını kapat.

Yarına dönük hiç plan yapma.

Yarına dönük ümidin hiç olmasın.

İnsanların yoluna çıkmayın ve yolun kenarına çekilin.

Herkes yurdunu vatanını sevgili bilir.

Herkesin hayatı, kendisine emanettir.

Susarak anlatan ne çok insan var.

Yeter ki!

Siz susun.

Funda’nın aklındakiler…

... Vefa.

Ne kıymetli duygudur.

Zamanla kayboldu gitti.

Çoğu zaman Vefa İstanbul'da bir semt olmuş derler ya.

Gitgide ne duygusunun ne semtinin adını hatırlayacağız.

Serdar Ortaç'ın kardeşi uzun süredir tedavi görüyordu, maalesef hayatını kaybetti ve vefat etti.

Allah rahmet eylesin.

Allah ailesine sabır versin.

Ölüm başka bir şey, değil mi?

Kırgınlıklar, kızgınlıklar, küslükler bir tarafa bırakılır ve her şey unutulur.

Cenaze törenini televizyonda gördüm ve çok üzüldüm.

Serdar Ortaç şarkılarının piyasaya kazandırdığı, ne kadar çok isim var, değil mi?

Serdar Ortaç şarkısı ile kariyerini sağlamlaştıran nice şarkıcı var, değil mi?

Cenaze töreni günü hiçbiri yok.

Acının tesellisinin günü, kimse yok.

Yanında olmak, elini omuzuna koymak, sırtını sıvazlamak bu kadar zor mu?

Eh.

Binlerce dansöz var! derken doğru söylemiş.

Funda'nın aklındakiler…

… Başımıza ne gelirse gelsin, illa lahmacunu konuşacaklar.

Hangi zamanlardan geçersek geçelim illa lahmacunu yapıp çizecekler.

Şu kış günlerinde, yazın lahmacun Bodrum'da 310 TL olacak, yok 450 TL olacak diye yazmaya başladılar bile.

Gıda denetimleri başkanı da; lahmacun konusunda açıklama yapmış.

40 TL altında satılan lahmacun hileli demiş.

Valla ben pek meraklısı değilim, ama Tarabya’da tertemiz, odun ateşinde, bol malzemeli lahmacun yapan bir kebapçı var ve yeni 35 TL oldu.

Lahmacun derdi, hepimizi gerdi diyemeyeceğim.

Bu sene konuşulmaz diyordum.

Konuştular.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...