Erdoğan'ın dilinden TÜSİAD'ın çöküşü... 5n1k
NE?
Türkiye’nin gerçek anlamdaki her demokrasi ve kalkınma hamlesi TÜSİAD zihniyetini daima rahatsız etti. Ne Türkiye onların tapulu mülkleri, ne millet onların personelleri ne de siyasetçiler onların maaşlı elemanlarıydı!
“Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz” misali...
Daha önceki yazımda da dile getirdiğim üzere; muhalefetin sözcüsü olmanın dışına çıkamayan ve halkın yararına bir adım atamayan TÜSİAD, 6 Şubat deprem afetinde ne yaptı? AFAD’ın yanında ne kadar destek verdi? Esasında patronlar kulübünün ifade ettiği çöküş kendi iç dinamiklerinin çöküşüydü. Çöken sistem değil devletin zayıf milletin fakir olduğu buna karşılık patronların altın devirlerini yaşadığı dönemlere ilişkin hayalleriydi. Morali bozuk olan ülke değil, devlet hazinesini istedikleri gibi paylaşamadıkları için sıkıntılar yaşayan TÜSİAD demirbaşlarıydı. Güven bunalımı yaşayan halk değil, sadece para kazanma hırsıyla kuralsız iş yapmayı adet edinen TÜSİAD zihniyetiydi. Devleti kucağına oturtmak isteyen vesayetçilerin siyasetçilere had bildirdikleri kibirli sistem çöktü, istikrarsızlık üzerinden paralarına para kattıkları sistem çöktü. Gazete manşetlerinde siyasete ayar verdikleri sistem de çöktü.
NEREDE?
Yeni Türkiye’de devlet artık TÜSİAD’ın tasallutunda değil! Cumhurbaşkanı Erdoğan yurt dışı dönüşü sessizliğini bozdu. Vesayetçi kafayla konuşan TÜSİAD derneğini bir kez daha fena fırçaladı. “Yeni Türkiye’de haddinizi bileceksiniz. İş adamı derneğiyseniz iş adamı derneği gibi davranmayı öğreneceksiniz.” “Siyaset yapmaya hevesliyseniz ya parti kurarsınız ya da muhalefet partilerinden birini seçersiniz.” Erdoğan usulü gösterdi, usulsüzlüğe boyun eğmedi. “Biz bu makamlarda olduğumuz sürece devletin kaynaklarının bir avuç seçkine aktığı eski sistemi geri getirmeye kimsenin gücü yetmeyecektir.” diyerek de had bildirdi. Patronlar Kulübü ‘yeni Türkiye’de’ çöktü.
NE ZAMAN?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2022 yılında da dış politikada hükümete ayar vermeye çalışan TÜSİAD Başkanı Orhan Turan’a sert çıkmış: “TÜSİAD’ın başına gelen kişi, sen bize ders veremezsin. Önce haddini bileceksin, iktidara dış politikada ders vermek kim siz kimsiniz? Haddini bil” demişti. O gün bu gündür ne devletin ne de milletin yanında yer almayan Patronlar Kulübü yıl 2025 olmuş dün olduğu gibi bugün de hadsizlikte sınır tanımamaya devam etti.
NASIL?
Kuralsız iş yapmaya devam ederek, Gönüllerinin rahat ettiği yerde susup, Susmaları gereken yerde konuşarak, Rant düzenlerini tıkır tıkır işleterek, Ekonomik krizlere rağmen zenginleşerek, Badireler karşısında umarsız davranarak, Afetler üzerinden hükümete bühtan ederek, Sözleri buram buram provokasyon kokan vesayetçiler böyle çöktü.
NİÇİN?
Çünkü Erdoğan’ın da ifade ettiği gibi milleti kışkırtma çalıştılar, yargıyı baskı altına almaya kalkıştılar. Türkiye’yi tekrar istikrarsızlık bataklığına sürüklemek istediler. Eski Türkiye’de siyaseti dizayn ediyorlardı. Hukukun kapsama alanı dışında tutuldukları eski Türkiye’yi özlüyorlardı. Başaramadılar. Türkiye’nin terör örgütleriyle iltisaklı muhterislere teslim olmasını istiyorlardı böyle bir şey asla gerçekleşmeyecekti. TÜSİAD’ın Türkiye’de güven iklimini bozan örnekler olarak verdiği her türlü konu hukukun, hakimlerin yetki alanındaydı. Yanlış hedef gösterirken hedef oldular. Ava giderken avlandılar!
KİM?
TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ve TÜSİAD YİK Başkanı Arif Ömer Aras yurt dışı yasağı talebiyle mahkemeye sevk edildi. Nam-ı diğer; Patronlar Kulübü, eski vesayetçiler, kuklalar, hadsizler, provokatörler... Ez cümle; çöken vesayetçiler bugün yeni Türkiye’nin adil ve bağımsız yargısı önünde hesap veriyor.