Bugün bayram
Yollar kalabalık mı, sakin mi belli değil.
İstanbul boşaldı mı, gidenler olmuş mu olmamış mı belli değil.
Bodrum boş mu, gelenler olmuş mu belli değil.
Sanki.
Bu bayram, hiçbir şey belli değil.
İnsanlara sakin gözle bir bakın herkes karmakarışık.
Kafalar karışık.
Kalpler karışık.
Merhamet karışık.
Sadakat ve dostluk karmakarışık.
Bayramı hayvan seviyorum, kurbana karşıyım diye, kutlamayanlar var.
Bakıyorum zaten insan sevgin yok ki, boşuna palavra cümlen içinde dolaşmayın diyesim var.
Büyük şehirler ve dostluk hikayeleri tuhaf, geçersiz, yersiz ve anlamsız zaten.
Ne varsa küçük yerlerde yaşayan mütevazi insanlarda var.
Hani, iki sevimsiz adamın sırıta sırıta video çekip paylaştığı fakir ev nasıldır? Tanımı var ya.
Fakir ev tanımı yaparken, fakir insan tanımı yapıyor aslında.
Onların kapılarında ayakkabıları vardır diyor.
Evlerinde kartonpiyer vardır, yerler marley döşelidir, evleri dar olduğundan koltukları duvara dayalıdır diyor.
Alay ediyorlar.
O kadar sevimsiz anlatıyorlar ki.
O tanımladığınız aileler, mütevazi ailelerin ve ülkemizin kim bilir ne kadar büyük nüfusudur.
Ah canım ya, o insanların evine bayramda git bakalım evlerine nasıl bayram yaşıyorlar.
Bir de dönün kendinize bakın,
Anne ampul dağıtır oğlum dese değiştiremezsiniz, ama o maliyede büyüyen çocuklar evin su, elektrik, tamirat ne varsa ellerinden gelir.
İnsanlar hiç tanımadığı insanlara sataşıyor.
İnsanlar hiç tanımadığı insanlara hakaret ediyor
Ne oldu telgrafın tellerine konan kuşlara ne oldu.
Uçtu gittiler.
İnsanlar nezaketini ve merhametini kaybetmiş ama nerede kaybettiklerini bilmiyorlar.
Hoş bilseler ne olacak, gidip alacaklar mı sanki.
Sanki.
Sokakta geçen tüm insanlara omuz atmak duygusundan yaşayan insanlar var.
Arife günü.
Yan tarafta konuşuyorlar, ister istemez duyuyorum.
Kadın yanındaki kadın arkadaşına diyor ki, "dünya güzeli vücudumu hep sakladım, hep kapalı giyindim, muhafazakarlığa son verdim valla".
"Bundan sonra soyunacağım, öyle dekolte giyineceğim ki." dedi.
Soyun bacım soyun.
Kimsenin çıplaklığına karışan ve altında bir şey arayan elbette yok.
Ama bu kadın soyunmaya neden karar verdi, neden illallah etti diye düşünmeden edemedim.
Ruhlar yasaklanmış, bedeni yasaklamayayım duygusu mu acaba.
Bilemedim.
Hayatın içinde sayısız insan var.
Umarım.
Düşeni kaldırmak için el uzatanların sayısı, düşenin üzerine basmak için uğraşanlardan çoktur.
Bayramınız mübarek olsun.
Herkese ailesi ile, mutlu ve huzurlu bayramlar dilerim.