İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Tüp mide ameliyatıyla zayıflayanlar neden tekrar kilo alıyor?

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Son yıllarda tüp mide ameliyatı, fazla kilolarla mücadele eden binlerce kişinin kurtuluş reçetesi gibi sunuluyor. Kilo verme sürecini hızlandıran bu cerrahi yöntem, medyada çoğu zaman "mucizevi dönüşümlerle" manşetlere çıkıyor. Ancak bu hızlı değişimlerin arkasında görmezden gelinen riskler ve uzun vadede ortaya çıkan olumsuz sağlık sonuçlarıbulunuyor.

Üstelik sadece fiziksel değil, psikolojik etkileri de oldukça ciddi. Vücut görüntüsünün değişimiyle birlikte bireyde oluşan beklentiler, çoğu zaman gerçeklikle çakışıyor. Peki, mide ameliyatı olmak isteyen biri için sadece kilolu olmak yeterli mi? Yoksa altında yatan daha derin sağlık koşulları mı aranmalı?

Mide ameliyatı sonrası iyileşme süreci: her beden aynı tepkiyi vermiyor

Tüp mide ameliyatı, midenin yaklaşık %75’inin alınmasıyla gerçekleştiriliyor. Bu radikal işlem, iştah hormonlarının azalmasına ve daha az yemekle doymaya yol açıyor. Ancak bu fizyolojik değişim, herkes için aynı sonucu doğurmuyor.

Ameliyat sonrası ilk aylarda genellikle hızlı kilo kaybı gözlemlense de, bu süreçten sonra tablo değişebiliyor. Özellikle ameliyatı bir "kolay kaçış" olarak gören ve yaşam tarzında köklü değişiklikler yapmayan bireylerde, kilo alımı yeniden baş gösterebiliyor.

Dahası, uzun vadede karşılaşılan komplikasyonlar arasında vitamin-mineral eksiklikleri, kas kayıpları, safra kesesi problemleri ve hatta depresyon gibi psikolojik sorunlar yer alıyor. Bazı bireylerde, eski yeme alışkanlıklarına geri dönülmesiyle birlikte midenin genişlemesi bile gözlemlenebiliyor.

Kimler mide ameliyatı olabilir?

Tüp mide ameliyatı için aday olabilmek adına belirli kriterlerin karşılanması gerekiyor. Dünya Sağlık Örgütü ve obezite cerrahisi rehberlerine göre, bu ameliyat genellikle:

Vücut Kitle İndeksi (VKİ) 40 ve üzeri olan bireylerde,

VKİ 35 ve üzeri olup diyabet, hipertansiyon, uyku apnesi gibi eşlik eden kronik hastalıkları bulunan bireylerde öneriliyor.

Ancak sadece kilo veya hastalık varlığı yeterli değil. Adayın ameliyat öncesinde detaylı bir psikolojik değerlendirmedengeçmesi gerekiyor. Çünkü bu süreç sadece fiziksel değil, aynı zamanda mental bir dönüşüm anlamına geliyor. Yeme davranışı bozukluğu, duygusal yeme alışkanlığı, motivasyon eksikliği gibi etkenler, ameliyat sonrası başarı oranını doğrudan etkiliyor.

Mide ameliyatı mucize değil; disiplin gerektiren bir yaşam tarzı değişimi

Mide ameliyatının uzun vadede etkili ve kalıcı sonuçlar verebilmesi için bireyin, beslenme alışkanlıklarını kökten değiştirmesi, düzenli egzersizi hayatına dahil etmesi ve psikolojik destek alması gerekiyor. Aksi takdirde, ameliyat yalnızca geçici bir rahatlama sağlar ve zamanla yeniden kilo alımı kaçınılmaz hale gelir.

Gastrik sleeve, bariatrik cerrahi, obezite tedavisi, mide küçültme ameliyatı gibi LSI anahtar kelimelerle anılan bu cerrahi müdahale, asla başlı başına bir çözüm değil. Tıpkı diğer tedavi süreçlerinde olduğu gibi, çok yönlü bir yaklaşımgerektiriyor.

Mide ameliyatına karar veren bireylerin öncesinde çok iyi düşünmesi, tüm riskleri ve sorumlulukları bilerek bu adımı atması gerekiyor. Zira bu süreç, yalnızca kilolarla değil, kişinin tüm hayatıyla bir hesaplaşmayı da beraberinde getiriyor.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...