İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Habitat’tan Sıfır Atık Forumu’na

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Yaklaşık 30 yıl önceydi.

“6 milyar dünyalı İstanbul’a geliyor” sloganıyla tanıdığımız Habitat II İstanbul’a ,

6 milyar dünyalı İstanbul’da buluşuyor” sloganıyla anılan HABITAT II Konferansı, 173 ülkeyi bir araya getirmişti. BM İnsan Yerleşimleri Konferansına, 110 ülke devlet başkanı ya da başbakan düzeyinde katılmıştı. Küba’nın efsanevi başkanı Fidel Castro, “Eşitsizlik ve ekolojik kriz” eleştirisiyle başladığı konuşmasında, “zenginler daha zengin, yoksullar daha yoksul” gidişatını ve gezegenin kirletilmesini sert biçimde eleştirmişti. Bunu “azınlık bir grubun” tüm insanlığı uçuruma sürüklemesi olarak çerçeveleyen Castro, kapanışta, “Biz dünyayız… dünya, bencil bir azınlığın bizi yok oluşa sürüklemesine izin vermez” sözleriyle hafızalarda yer edinmişti. Castro 9 yıl önce vefat etti. Ömür boyu mücadele verdiği alanlar, daha da büyüyen sorunlarla ortak eylemler üretiyor.

Bugün, 8,2 milyarı aşan dünya nüfusu, ekonominin her zerresiyle yakından ilgileniyor. Kıt kaynak, sonsuz ihtiyaç, artan nüfus ve gelecek endişesi…

Birleşmiş Milletler adına UNDP ile başlayan SDG (Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları) içerikli çalışmalar, yaşamın her bir dokusuyla ilgileniyor. Kollektif sorumluluk, değerli bir bilinç ve çaba üretti. Dünyayı, çocuklarımızın geleceğini önemseyen her harekete destek büyüyor. Çünkü, lokal, bireysel sorunların hemen tümü küresel etkiler ve tehlikeler içeriyor.

Sıfır Atık Vakfı, dünyaya örnek olacak bir oluşum seyrinde. Habitat II’den bu yana sayısız konuda liderlik yapan, platform oluşturan İstanbul, geçtiğimiz hafta sonu Sıfır Atık Forumu’na evsahipliği yaparken dünyayı ortak fayda çabasında buluşturdu.

Sıfır Atık Vakfınca Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı, BM Çevre Programı (UNEP) ve BM İnsan Yerleşimleri Programı (UN-Habitat) işbirliğiyle düzenlenen forumda, Sıfır Atık Girişimleri ve Kapsayıcı, Sürdürülebilir Kalkınma içerikli paneller düzenlendi, çok sayıda konuşmacının çalışmaları paylaşıldı. 108 ülke temsilcisinin yanı sıra BM, UNDP, FAO, UNHCR, UNFPA, UNIDO, WFP, UNDP gibi devasa yapıların Türkiye ve uluslararası yönetiminden temsilciler, bakanlar, STK temsilcileri, kurumlar ve iş dünyası temsilcileri bir aradaydı.

Atık yönetiminin ekonomik bir değer ve varlık anlamına geldiği anlatıldı.

Elektronik atıklar için ayrı başlık açıldı. Atıklardaki altın, bakır gibi metalleri tekrar kullanabileceği konuşuldu. Beslenmeyi sağlarken gıda ayak izini azaltma konusunda dengenin nasıl kurulacağı örneklendi. 2030'larda sıfır emisyona ulaşma hedefi yinelendi.

UNDP Türkiye Mukim Temsilci Yardımcısı Dragisic, göçmenlerin ve ev sahibi toplulukların çevresel sorunlardan ortak şekilde etkilendiğinin altını çizdi ve çevresel sağlık, istihdam, yerel kalkınma ve Yıllar önce, Carlos Santana, en büyük mucizeyi mutlu olmak olarak tanımlamış, konserin ortasında, “be happy, be your own miracle” (mutlu olun, mucize siz olun) sloganları atmıştı.

'Sıfır Atık Hareketi İnsan, Mekan, Dönüşüm' temasıyla düzenlenen törenin hamisi, Sıfır Atık Vakfı’nın onursal Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, benzer bir soganla hareketi özetliyordu: "dünyada görmek istediğiniz değişimin kendisi olun".

Sıfır Atık Vakfı Başkanı Samet Arbaş, sıfır atıktan ilhamla yapılan 'Yusuf'un gömleği' adlı eseri Emine Erdoğan'a hediye ederken de benzer yaklaşımı vurguluyordu.

***

TEMİZ ENERJİSİZ OLMAZ!

Bir yanda Sıfır Atık hareketi gibi bir vizyon, bir yanda Trump’ın fosil yakıt destekçisi sözleri…

ABD Başkanı, kendi ekonomisi için haklı görünse de büyük resim farklı işliyor. Temiz enerjiden uzaklaşmak mümkün değil. Zaten ABD de bu alanda yatırımlarını, Çin tehlikesini gözeterek büyütüyor. Burada bir dikkat çekici yaklaşım da BM Genel Sekreteri António Guterres’den geldi. Guterres, iklim krizi hızlandıkça, afetler çoğalıyor ve büyüyor - yaşamları ve geçim kaynaklarını mahvediyor, onlarca yıllık kalkınma kazanımlarını bir anda siliyor .Küresel ısınmaya karşı yeni temiz enerji planlarına ihtiyaç var.” sözleriyle müthiş bir değer atfetti. BM Genel Sekreteri, iklim krizi konusunda küresel sıcaklık artışını yüzyılın sonuna kadar 1,5 dereceyle sınırlamanın hala mümkün olduğunu savunuyor.

"Yeni bir enerji çağının şafağındayız. Bu fırsat anını yakalamalıyız." bizzat genel sekreterim ifadeleri.

 

***

HİDROJEN FIRSATTIR

Türkiye’nin temiz enerji potansiyeli, iştah kabartıyor. Sadece bizim değil, öncelikle AB ve Almanya’nın.

Çünkü Rus doğal gazına ambargo uygulandığı anda alınan karar uyarınca, AB 10 milyon ton yeşil hidrojen üretecek 10 milyon ton da ithal edecek.

Artık, tüm aşamaları iyi biliyoruz.

Rüzgar ve güneş zenginliğimizi ulusal faydaya çevirme adımları çok yakındır.

Cari açık, enerji ithalatının senede 60 milyar dolarlık kamburuyla şişiyor ve temiz enerji / yeşil hidrojen en değerli çözüm başlığı olarak gözümüzün önünde duruyor.

Beklenen mevzuat, sadece hidrojen üretimini kapsamamalı.

Eko sistemin tüm ekipman ve araçlarının ithalat mevzuatı gözden geçirilmeye, yenilenmeye muhtaç.

Gerek Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı gerekse Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, ilgili kurumlarıyla çalışmalar yürütüyor. TENMAK liderliğinde hazırlanan Türkiye’nin hidrojen yol haritası ve stratejisinde 2. Faz, tamamlanmak üzere.

Kapasite fazlası elektriğin (RES ve GES) hidrojen üretiminde kullanılabilmesi önemli ve büyük bir adım olacaktır. Yeşil hidrojen özel üretim bölgeleri ilan edilmesi gibi adımlar, yatırımcıya güven verecektir.

Ama en önemli adım, hidrojene özel bir otoritenin atanması olacaktır.

***

 

OKAN BURUK ve OKANBALL

Türk sporunun lokomotifi, üç büyükler, devasa bütçeleri devasa borçlara çevirmeyi başardılar. Son dönemde sportif başarıları finansal güce de dönüştüren Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın bir adım önüne geçti. Yönetimler eleştirildi, başkanlar değişti, kongreler, sataşmalar, laf sokmalar hala devam ediyor. Galatasaray ise, saha başarısını geliştirecek transferlerle hedef büyütüyor.

Kavga gürültü durulmuyor, Galatasaray işine bakıyor.

Yeni başkan, yeni hoca geliyor, Galatasaray transfer yapıyor.

Taraftar tepkisi, camia bölünmesi falan; Galatasaray tesis büyütüyor.

Tüm aksiyonun üzerinde Okan Buruk imzası var.

Üç yıl üst üste şampiyonluğun tatmin etmeyeceği bir vizyonu var Galatasaray’ın.

Bir de sürekli pozitif fikirle takım yapan, öncelikle ekibinden saygı gören büyük bir hocası!

Kayıpları da var, olacaktır da; spor bunu gerektirir.

Ancak her fırsatta konumu tartışmaya açılan isim olmayı hak etmiyor.

Uzun dönemli sözleşme yenilenmesini istememiş diyorlar.

Keşke, 10 yıllık olsa sözleşmesi…

Keşke Auxerre’in efsanevi hocası Guy Roux gibi yapabilsek. Kazandığı sürece takımın başında kalmak lütuf değil zaten. Ama Galatasaray vizyonu, OkanBall anlayışını dünyaya kabul ettirene kadar desteklemelidir. Okan Buruk, bugün evine gitse, Galatasaray efsaneleri arasında en ön sırada yerini hak etmiştir.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...