İstanbul
Açık
4°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Umut, istikrar ve normalleşme

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Zaman, her yıl olduğu gibi bu yıl da ardında bir dolu acı, sevinç, umut ve hayal kırıklığı bırakarak akıp gitti. 2025; Türkiye için ekonomik dalgalanmaların, siyasi çalkantıların, toplumsal tartışmaların ve aynı zamanda direncin, yaratıcılığın, dayanışmanın yılı oldu. Bu köşede, hem hafızalara kazınan olaylara hem de 2026’dan beklentilere birlikte bakalım.

Ekonomik Gerçeklik: Zorluklara Rağmen Ayakta Kalma Mücadelesi

2025 yılı ekonomik açıdan kolay geçmedi. Enflasyonist baskı, yüksek faiz ortamı ve kur dalgalanmaları, iş dünyasını olduğu kadar haneleri de ciddi biçimde etkiledi. Özellikle temel tüketim ürünlerindeki fiyat artışları ve kiralardaki yükseliş, sabit gelirli kesimi daha da zorladı. Orta sınıfın daralması, genç işsizliğin gündemde kalması ve alım gücündeki ciddi erozyon, yıl boyunca ülkenin temel gündem maddelerinden biri oldu.

Bununla birlikte, teknoloji ve savunma sanayii başta olmak üzere belirli sektörlerde sürdürülen yatırımlar, üretim ve ihracat odaklı politikalar, ekonomide toparlanma sinyallerini de beraberinde getirdi. Ancak bu sinyallerin geniş halk kesimlerine yansıması hâlâ zaman istiyor.

Siyasette Yeni Dönem Sancıları

2025, siyasette yeni denge arayışlarının ve tartışmalı hamlelerin yılıydı. Seçim atmosferinin etkileri hâlâ devam ederken, muhalefetin yeniden yapılanma süreci, iktidarın ekonomik ve toplumsal beklentilere yanıt üretme çabaları siyaset sahnesini şekillendirmeye devam etti.

Yerel yönetimlerle merkezi hükümet arasındaki gerilimler, yeni anayasa tartışmaları, gençlerin siyasete katılımı gibi başlıklar yıl boyunca kamuoyunun dikkatle izlediği gelişmeler arasında yer aldı. 

Deprem Gerçeği ve Afet Yönetimi

2025’te yaşanan depremler ve iklim kaynaklı afetler, Türkiye'nin afetlere hazırlık konusundaki eksikliklerini bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Özellikle Doğu Anadolu ve Ege Bölgesi’nde meydana gelen sarsıntılar, yapı stokunun dayanıklılığı ve afet sonrası kriz yönetimi konularında yapılması gerekenleri yeniden hatırlattı.

Kentsel dönüşüm projeleri, yerel yönetimlerin hazırlık planları ve AFAD’ın müdahale süreçleri yeniden tartışma konusu olurken, uzmanlar 2026’da afet odaklı yatırımların hız kazanması gerektiği konusunda hemfikir.

Kültür, Sanat ve Dayanışma Yılı

Her şeye rağmen 2025, kültürel üretimin ve toplumsal dayanışmanın da yılı oldu. Sinemadan müziğe, sahneden dijital üretime kadar pek çok alanda dikkat çeken projelere imza atıldı. Deprem bölgelerinde yürütülen sosyal projeler, kadınlar ve çocuklar için geliştirilen yerel girişimler, ülkenin umudunu diri tutan en önemli gelişmelerden biriydi.

Ayrıca gençlerin sosyal sorumluluk projelerine ilgisi, çevre duyarlılığı ve girişimcilik motivasyonları 2026’ya umutla bakmamızın sebeplerinden biri olarak öne çıkıyor.

2026'dan Beklentiler: Umut, İstikrar ve Normalleşme

2026’dan beklentimiz büyük ama bu beklenti gerçekçi temellere dayanmak zorunda. Türkiye, artık sürdürülebilir kalkınma, toplumsal uzlaşı, hukuk devleti ilkeleri ve kapsayıcı ekonomi gibi konularda somut ilerleme sağlamak zorunda. Artık yarın için değil, bugünün sorunları için çözüm üretme zamanı.

Halkın temel beklentisi çok net:

Ekonomik istikrar ve hayat pahalılığına karşı somut adımlar

Eğitim ve sağlık gibi temel hizmetlerde nitelik artışı

Gençler için fırsat eşitliği

Hukukun üstünlüğüne olan güvenin yeniden tesisi

Ve en önemlisi, ortak değerlerde buluşan bir toplum yapısının inşası

Sözün özü; 2026, söz verip tutulmayan yılların gölgesinde değil, alın teriyle, şeffaflıkla ve güvenle inşa edilmesi gereken bir yıl olmalı. Umut var. Yeter ki onu hayata geçirecek irade, samimiyet ve kararlılık gösterilsin.

Yeni yıl, her birimize ve ülkemize sağlık, huzur ve adalet getirsin.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...