İstanbul
Açık
16°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

MESELE FED Mİ?

YAYINLAMA:

Yurt içi değişkenler merkezli Başçı döneminde başlayıp atalete dönüşen yanlış politikalar da Çetinkaya’ya çıkarılan ihalede kaynatıldı. Aslında mesele FED’in takınacağı tutumu öngörüp pozisyon almak meselesi de değildi. Mesele aktif para politikası uygulanması meselesiydi. Bir önceki dönemdeki blok politikalar ataleti doğurdu ve bir biçimde sürdü.

Cari iktisadi düzen içerisinde (elle yapılan enflasyon düzeni) para politikasının kadük olmasının bir ekonomiyi bunalıma sokmaktan başka faydası yoktur. Bu yol tercih edilecekse iktisadi paradigma terk edilmelidir. Yok, ille de liberal iktisatsa para politikası aktif olmalıdır. Para politikasının aktif olması hem artırımları hem azaltımları kapsar. Politika faizi çıkarılabileceği gibi indirilebilir de. Zaten ancak böyle bencmark olacak faiz değişkenini temsil kabiliyetine sahip olabilir. Yoksa piyasa politika faizinin kaç olduğundan bağımsız olarak bencmark değişkenini görebilmektedir.

Merkez aktif bir aktör karakteri sergileme kabiliyetini kaybetmiştir. Şimdi önümüzdeki temel sorun Yılmaz dönemindeki aktif karaktere yeniden kavuşup kavuşamayacağıdır. Son karar başarılı olmakla beraber blok politika eğiliminin sürdüğünü göstermektedir.

Türkiye’de politika faizi kısa dönemde ±500 baz puanlık bir bantta hareket edecek karakterdedir. Bugün 1000 baz puanlık bir alan açılmış görülse de yanlışın uzun dönemli etkisinden başka bir şey değildir.

Yeni Merkez Bankası yönetiminin elindeki kısa vadede en güçlü silah olan 500 baz puanın tümünü harcamaması gerektiğinin üzerinde durmak gerekir. 500 baz puanlık bantlar içerisinde uzun dönemde negatif eğilimli olmakla beraber gerektiğinde aşağı gerektiğindeyse yukarı yönlü kararlarla orta vadede ekonomiyi güçlendirecek faiz oranını hedeflemekte fayda vardır.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...