İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

ORGANİZE TÖVBE: HARAM LAUNDERING

YAYINLAMA:

Kardeşleri, Yusuf’la babasının iletişiminin gücü karşısında lüzumsuz bir sıkıntılanma (vesvese) haline girince Şeytan onlara fısıldadı; “Yûsuf’u öldürün veya onu bir yere atın ki babanız sadece size yönelsin. Ondan sonra (tövbe edip) salih kimseler olursunuz.” (Umarız ki Yusuf’un kardeşlerinin tövbesi kabul olmuştur ki; o kardeşleri de onları affetmiştir ve Mısır’da onunla beraber ömürlerinin geri kalanını geçirmişlerdir.)

Bu ayette ifade edildiği biçimiyle kötücül yönlendirme, ilk kısmı bakımından zaten şeytanidir. Şeytan, garip, zavallı, yaşadığı o büyük pişmanlığını nasıl yönetmesi gerektiğini bilmeyen ve battıkça batan bir varlıktır fakat akıllıdır da... Bu yönlendirmesinin şeytaniliği her yerinden belli olduğu için doğrudan bir tepkiyle reddedilebileceğini tahmin etmektedir. Bunun üzerine teklif ettiği kötücüllüğün uygulanma zeminini kurmak için fısıldamasında ikinci aşamaya geçmiştir. Bu aşama şeytanın kandırması denen şeyden başkası değildir; eylemden daha şeytanidir. Kötücül fiilin tövbe ile telafisini önererek potansiyel reaksiyonu yıkmak üzere başarılı bir siyaset geliştirmiştir. Böylece peygamber çocuklarına bu sevimsiz fiili gerçekleştirmekle hünerini göstermiştir.

Bir kötü fiili işlemeyi ve daha onu işlemeden önden tövbe etmeyi planlamayı “organize tövbe” olarak tanımlayabiliriz.

Organize tövbe ile ilgili tek iyi şey failin fiilinin meşru olmadığının farkında olmasıdır. Garip ve kabul edilmez bir haldir ama bu haliyle tövbe etmemekten iyi, belki tövbe etmesi gerektiğinin farkında olamamaktan da yerine göre daha iyi bir durumu temsil edebilir. Gene de bu eylemden dönüşün şartları çok zor gözükmektedir. Eldeki tek örnek bir peygamberdir. Bu tür bir fiilin mağduru olanlardan böyle yüksek bir sünneti ihya ile affetmelerini beklemek fazla iyimserliktir.

Birçok durumda ve eylemde insanların organize tövbe şartlarında eylemlerini gerçekleştirdiğini görürüz. Faiz de böyledir. Fakat bu öyle bir iştir ki almak da haram vermek de haramdır. Yani uzaktan bakıldığında her iki taraf da eylemin tamamlayan ve bir biçimde istekli parçası olduğundan hak gaspı şartları doğmuyor gibi gözükmemektedir. Amma bu göz yanılmasıdır çünkü faiz alış-verişi, cari muhataplarının değil, kapitalin monopolleşmesinin mağduru olacak nesillerin hakkının gaspıdır. Tövbeleri kabul eden nezdinde ayrı, daha kim oldukları bilinmeyen ve bugünden hakları gasp edilenlerin affı bakımından ayrı değerlendirilmesi gereken bir konudur. Başka bir deyişle bu ikisi hakkında da değerlendirme yapamayacağımızdan değerlendirme dışı bir konudur.

Ancak şu açıktır; bu dünya hukuk sistemi içerisinde mesela kara para teknik olarak aklanabilir. Aklandıktan sonra makbuldür. Fakat İslam düzeninin ayırt ediciliği içerisinde haram bulaştığı helali de murdar eder.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...