TÜRK BİRLİĞİ LİGİ
Türk Devletleri Teşkilatı (eski adıyla Türk Konseyi), Türk devletleri arasında kapsamlı iş birliğini teşvik etmek amacı ile uluslararası bir örgüt olarak 2009 yılında kuruldu. Teşkilatın kurucu üyeleri Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkiye. Ekim 2019'da Bakü'de gerçekleştirilen 7. Zirve sırasında Özbekistan tam üye sıfatıyla katıldı. Macaristan ise Eylül 2018'de Kırgızistan'ın Cholpon-Ata (Çolpan Ata) şehrinde düzenlenen 6. Zirve sırasında ve nihayet Türkmenistan geçen hafta İstanbul'da düzenlenen 8. Zirve sırasında gözlemci statüsü kazandı.
Alınan bu önemli siyasi kararı hayata geçirecek ve adım-adım Türk Birliği’ni oluşturacak daha çok uzun bir yol var önümüzde. Bu kararın içini dolduracak ve şekil verecek olan siyasi birliktelik olduğu kadar ekonomik, finansal, kültürel ve sportif faaliyetler de unutulmayacaktır elbette. Bu fasıldan olmak üzere biz de başlıktaki isimle organize edilecek bir Türk Birliği Futbol Ligi tesis edilmesini öneriyoruz.
Kurulacak bu lige katılacak birliğe üye ülkelerin futbol takımları bir nevi Üst Lig oluşturarak yerel fikstürlerinin uygun olduğu takvim haftalarında aralarında deplasmanlı ve elemeli bir nevi Türk Şampiyonlar Ligi formatında karşı karşıya gelebilirler. 10 veya 12 takımlı kurulacak bu Üst Lig sayesinde ülkeler arasında dostluk ve işbirliği gelişerek siyasi kararların daha kolay hayata geçirilebilmesine imkân tanıyacak iklim daha kolay sağlanacaktır.
Spor Bakanlığı ve Türkiye Futbol Federasyonu yetkilileri oluşturacakları sağlam bir dosya ile FIFA’dan bu işin iznini alabilirler. Önemli olan bu işe inanıp kolları sıvamakta, gerisi elbette bir şekilde yoluna girer.
Basketbolda bunun bir benzeri var şu anda ve tıkır-tıkır işliyor. Liga ABA adıyla bildiğimiz Adriyatik Ligi 2001’den bu yana yapılıyor. Eski Yugoslavya’dan kopan Bosna-Hersek, Hırvatistan, Sırbistan, Karadağ, Slovenya, Makedonya ile sınır komşuları Macaristan’dan oluşan 14 takımlı bir lig var 20 senedir Avrupa’nın ortasında. (Cem Yılmaz’ın dediği gibi “yapılmışı var burada”.)
Buna ilaveten sinema ve tiyatro alanlarında da benzeri yarışmalar, festivaller, sanat/müzik gruplarının konserleri gibi atraksiyonlarla da desteklendiğinde bu birlik daha kolay hayat bulacak ve sağlanacak sinerji ile bu yüzyıl Türk Yüzyılı olacaktır, Allah’ın izniyle.
Bunun dışında ufak bir düzenleme ile futbol, voleybol ve basketbol liglerinde oynayan “yabancı oyuncu” statüsü yeniden tarif edilerek Ülkemizde; Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Macaristan ve Türkmenistan’dan gelecek sporculara “yerli oyuncu” statüsü tanınabilir. Avrupa ve Afrika’dan gelen bi dolu oyuncuya avuç avuç milyon €uroları saçıp duruyoruz nasıl olsa hiç olmazsa bizim kök/soy/gen kardeşlerimize bu kadarcık bir istisna tanımışız çok mu?
Mesela; Brezilya'da doğan futbolcular Portekiz'de yabancı futbolcu statüsünde sayılmaz ve diledikleri takdirde Portekiz Milli Takımı'nda forma giyebilirler. Arjantinli futbolcuların da İtalya’da özel bir statüleri var, Arjantinlilerin hemen çoğu çifte vatandaşlar Çizme’de. İşlerine gelince öyle, gelmeyince böyle yani.
Sözün özü, bu işe kafa yormakta fayda var ve gelecek; bunlara kafa yoranlarla yormayanlar arasındaki mücadelenin sonucuna göre şekillenecek. Unutmayalım gelecek de bir gün gelecek…
