ADAY BELİRLEME KRİTERLERİ "SOS" VERİYOR DİKKAT!
Ülke “Türkiye Yüzyılı” startını aldı hayırlara vesile olsun… Partilerde trafik hızlandı. Yönetimler bir yandan seçim stratejilerini oturtmaya çalışırken diğer yandan da aday listelerinin hangi isimlerle şekil bulacağına kulak kabartıyor çaktırmadan… Çaktırmadan diyorum çünkü şu an itibariyle herkes ‘istemem yan cebime koy’ modunda… Laf aramızda bunu anlamış değilim zira net bir şekilde bir şeyi istiyorum veya istemiyorum demek gayet demokratik bir hak. Ayrıca modern ve donanımlı insanın yetisidir; özgüven duygusuyla kendini ifade etmek…
Dilimizde, zihnimizde, yüreğimizde biriktirdiğimiz siyaset verilerimiz doğrultusunda 14 Mayıs’ta seçimimizi yapacağız. Sandıklardan çıkan sonuçta sadece parlamentoya ve hükümete yön vermeyecek! Sandıktan çıkan sonuç; Türkiye ile birlikte tüm coğrafyanın yeni yüzyıldaki siyasi, diplomatik, ekonomik, sosyolojik, idari yol haritalarının ipuçlarını yansıtacak…
Evet 2023 sadece 2023 olmayacak! Yaklaşık onüç yıl önce Arap Baharı ile başlayıp bölgeyi kara kışların teslim aldığı acı dolu yıllardan Türkiye de fazlasıyla payını aldı… Biri bitmeden yeni yeni sorunların üst üste kapımızı çalmasıyla siyasetle birlikte sosyolojik yapı da mutasyona uğradı… Gelen acılarla cebelleşirken çoğu naif dallarımızı kaybettik! Sabrımızı, güven duygumuzu, empati geliştirmeyi, nezaket dilini, sevgi-saygı-vefa-emek-beraberlik kavramlarını unuttuk… Bunca yıkım sonrasında günü birlik liberal yaşam tarzlarıyla tanıştı toplum… Bilhassa gençler her şeyden ve herkesten kopup kendisine has iletişim kodlarıyla kendi dünyasını yarattı…
Özetle siyasetçileri tüm sorunların sebebi olarak gören vatandaşlar toplumsaldan uzaklaşıp “bireysel bakış açısının” limanlarına yanaştı kırgın ve kızgın duygularla… “Bakın işte bize bu vekil, bu idareci, bu kadro layık görülüyor” sitemini işitmediğimiz gün yokken tam da burada siyaset SOS vermeye başladı fakat toplumdan iyice uzaklaşan siyasiler bu çağrıyı işitmedi bile.
Hafta içi Fehmi Çalmuk’un sunduğu Politik Adam programına konuk oldum. Programda Çalmuk’a usta gazeteciler Turgay Türker ve Sedat Bozkurt da eşlik ediyordu… Programda Doğu ve Güneydoğu Anadolu özelinde pek çok başlığı ezberleri bozarak konuştuk. Bilhassa da bölgenin iki etkili siyasi partisi AK Parti ve HDP üzerinden “aday belirleme konusundaki başarısızlığı” konuştuk.
İleriye dönük şunu inanarak söylüyorum; yakın gelecekte ‘teşkilat yapısı’ tüm işlevini yitirecek çünkü miadı doldu. Teşkilat yapısının yerini ne mi alacak? Seçimden seçime sahaya inecek küçük profesyonel bir ekip…
Evet siyaset SOS veriyordu fakat vatandaştan uzaklaşan siyasetçiler ciddi kayıplarından sonra bunu görebildi. Vatandaş nasıl bir profilde vekil istiyor sorusunu umursamayan listeler yine şehirlerde arz-ı endam ederse 14 Mayıs’ta sandıklara ‘tepki oyları’ şekil verecek unutulmasın!
Hiçbir sosyal varlığı, faydası ve karşılığı olmadığı halde dost-tanış-akraba kontenjanından giren, güzel şarkı söyleyen, lezzetli dolmalar yapan, çok param var diyen, duygu sömürüsünü başarıyla icra eden isimlerle dolu listelere bu kez vatandaşın tepkisi en üst perdeden olacak benden söylemesi!
Küresel anlamda su ve gıda kıtlığı, göçler, nüfus artışı, savaşlar, enerji krizi, terör örgütleri ile yoğun bir liste önümüzde varken inanıyorum ki AK Parti ve HDP realiteler doğrultusunda hem seçmenlerinin yüreğine hem de her anlamda donanımlı adaylarla listelerine şekil verecekler…
