Yaşadığın coğrafyanın farkında olmak…
Yüzyıllara sirayet etmiş bir çınarın insanlığa nefes olması... Bu coğrafyada bizi hiç rahat bırakmadılar bırakmayacaklar. Ancak metotlar ve tarzlar her geçen gün değişiyor. Sadece silahlı ya da teknolojik mücadele yok psikolojik ve iletişim yıkım savaşı da var. Hepimiz net olarak bilmeliyiz ki devlet yönetimi ciddi bir iştir. Yeni medya ve dijital iletişim ile hepimiz her konuda uzman kesildik. Bilinçli ya da bilinçsiz bilgi kirliliği sosyal yıkım enkazına bir dinamit taşıyor.
Bulunduğumuz coğrafyanın son yılların en zorlu süreçlerinden biri içinde olduğunu iyi bilmeliyiz. Ve biz önümüzde ki zaman dilimi için ülkemiz üzerinde düşünülen haince planların tamamına vakıf değiliz. Unutmayın en doğru bilgi kaynağı devletimizdedir. Herhangi bir konuyla ilgili yapılan paylaşımlar, dokunuşlar, uzatılan eller öylesine değildir. Sosyal medya mecrası her istediğimi istediğim şekilde ifade edebilirim pervasızlığında bulunan insanlarla dolu… Hiç kimsenin maksadını aşan ifadeler kullanma sorumsuzluğu olmamalı. Süreç yönetimlerinde bilgi sahibi olmadan paylaşılan her ileti bireyin kendi varlığından çok daha öte ülkesine ve bu ülkenin bütün vatandaşlarına karşı sorumluluk addetmelidir.
Biliyoruz ki bu topraklarda iyi niyetliler kadar hainler de hiç bitmeyecek. Eğer bir duruş sergilenecekse amasız ve fakatsız net ve gür ifadelerle “Hainlere inat daha fazla çalışacağız ve daha fazla üreteceğiz...”
Kelimelerin israfına, sosyal yıkıma ve bu coğrafya insanlığının enerjisini düşürecek hiçbir hamleye tahammülümüz yok. Aldığı her nefesi bu topraklarda alan, doyan, yaşayan her canın birbirini can bilerek birlikte duruş halini sergilemesi gerekir.
Yaşanılan zaman dilimi tahmin ettiğimizden çok daha fazla sorumluluk alınmasını geçmişimizin daha iyi okunmasını ve geleceğe dair mücadele sorumluluğumuzu hepimizin üzerine emanet bırakıyor. Hep birlikte bu emanete sahip çıkacağız. Ödenmiş ve ödetilmiş bütün bedellerin hatırına.
Hainlere inat daha fazla çalışacağız ve daha fazla üreteceğiz
