İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Spor ve etik değerler

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

YeniBirlik ailesine merhaba

 

Bu sayfadaki ilk yazımı, konuk öğretim üyesi olarak bulunduğum İTÜ Jeoloji Müh. Bölümünde, Mühendislik Etiği Ders anlatımlarımdan istifade, spor etiği özelinde yazıyorum.

 

İçimizdeki enerjinin sahalara, kulvar ve kortlara, dağ ve denizlere doğaya… kısacası birçok ortama yansımasıdır spor.

Herhangi bir cinsiyet, din, ırk ayırt etmeden bütün insanlığı ortak paydada birleştirebilecek bir güç. Toplumsal karakterin gelişmesinde son derece önem taşımakta. Sevgi, saygı, ahlak ve erdem gibi değerlerin kazanılmasında önemli rol oynamakta.

 

Ülkemiz, çok kötü günler geçirdi. Ciddi can ve mal kaybına sebep olan şiddetli depremler yaşadık. Özellikle turizm sezonu başlangıcında yangınlar, seller, canımızı sıkan birçok gündemle karşı karşıya kaldık. Ama sporun çeşitli dallarında gerek olimpiyat gerekse de Dünya ve Avrupa Şampiyonalarında bireysel ve takım halinde kazandığımız başarılar yüzümüzü güldürdü ve acılarımızın bir nebze de olsa hafiflemesine sebep oldu.

 

Koşu parkurlarındaki dil aslında günlük hayatın içinde de karşımıza çıkmakta.

Yarışlar başlamadan sporcuların birbirlerine başarılar dilemesi ile sabah markette karşılaştığın tanımadığın birine günaydın demek bence aynı anlamı taşıyor.

Sporcuların yansıttığı örnek insan modeli de toplumda benimsenir. Sonrasında bu sporcuların isimleri parklara, caddelere okullara verilir. Sloganlara dize olur.

Can Bartu, Metin Oktay, Hakkı Yeten, Cemil Usta, Cemal Kamacı ve diğerleri…

 

Birçok ülke ve spor topluluğu: “Etik olarak nasıl davranmalıyım?” sorusundan hareketle davranış standartları belirlemişler ve bu duruma “etik kodları” adını verdikleri metin oluşturulmuş ve bu metin sporculara dağıtılmıştır.

Biz buna son dönemin yaygın kullanımıyla Fair Play de diyebiliriz. Ama Fair Play ille de tarafsızlık değildir.

Örneğin ben Trabzonspor taraftarıyım ama ne olursa olsun her maçı kurala saygı ilkesiyle izlerim.

 

Küreselleşme ve vahşi kapitalizm sonucunda toplumsal değerlerde de bazı değişiklikler olmuş, maalesef spordaki olimpik ruh da bundan olumsuz etkilenmiştir.

Maddi kazancın ön plana çıkması doping kullanan, rakibinin zor durumundan faydalanarak fırsatçılık yapan ve bu durumu hoş gören kirli zihniyetli sporcu ve spor yöneticilerinin varlığını ortaya çıkarmış, günümüzde sporun endüstriyel bir hal alması etik dışı davranışlara zemin hazırlamıştır.

Bu durumda şu soruyu sormamız gerekiyor.

Yarışmacı bir spor dalında ne pahasına olursa olsun kendini yere atıp penaltı almak, hakemi yanıltarak avantaj sağlamak; sonrasında madalya almak, birinci gelmek mi?

Yoksa, maraton yarışında ayağı birbirine dolanıp düşen rakibi kaldırıp, yarışı bitirmesini sağlamak mı?

Bütün bunların sonunda asıl değerlendirmeyi de vicdanınızda yapmanızı istiyorum.

Sizce nasıl olmalı?

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...