İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Başardınız Ersin Abi

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Bu köşe yazısını yazarken ülkemden binlerce kilometre uzakta, Avustralya’nın Sidney şehrindeyim. Dünya Uzay Kongresi burada 76. kez toplanıyor ve 77. kez Antalya’da toplanacak. 

Dile kolay, 76 yıldır dünyanın uzayla ilgilenen ülkeleri bir araya geliyor, iş birlikleri yapıyor, akademisyenleri çalışıyor, bilim üretiliyor, ortak geliştirmeler yapılıyor. Fakat bizim bundan yeni haberimiz oluyor; çünkü içimizde ilerici geçinenlerin bizi uğraştırdıkları başörtüsü, katsayı, IMF borcu, “biz yapamayız” dogmaları ile zehirlenmiş yıllar geçirdik. 

Fakat şu anda kendisini havada ispatlamış bir Türkiye, yükselen bir sanayi gücü var. Sanayi Bakanımız Sayın Fatih Kacır, ilmek ilmek işlediği süreci Antalya’nın ev sahipliği ile taçlandırmış. Yani artık “Millet Ay’a gitti, biz nelerle uğraşıyoruz” sözünü tarihe gömmeye başladığımız günleri yaşıyoruz. Ay’a gitmek artık insanlık için hayal değil, Türkiye için de değil; ilk astronotumuzu gönderdik. Fakat hayal olan bir yer var: İşgal altındaki Gazze.

 Oraya gitmek Ay’a gitmekten de, Mars’a gitmekten de daha zor. Yaklaşabilirsiniz belki ama ulaşamazsınız, üzerinden uçabilirsiniz ama artık pencereden dahi bakamazsınız, seslenebilirsiniz ama duyuramazsınız ya da oradan gelen sesleri duyamazsınız. Dünyadan koparılmış bir açık katliam merkezi. Ben bunları yazarken ruhum ve kalbim Sumud Filosu’yla beraber. 

Saat farkından dolayı gece saatlerinden itibaren tüm tahrikleri, tüm girişimleri anbean takip etme fırsatım oldu. Bu cümleleri yazdığım sırada hala yollarına devam ediyorlar. Kimse ihtimal vermiyor ama benim içimde hala umut var. Fakat bu umudun kaynağı, elinde yüzlerce binlerce uçak, tank, top, tüfek, en gelişmiş savunma sistemleri, milyarlarca dolarlık petrol, yeraltı kaynakları, yerüstü kaynakları, kasalarında milyarlarca dolar olan ülkeler değil; 45 adet gemiye doluşmuş, ailesine en sevdiklerini geride bırakmış bir avuç kahraman yürek. 

Bana en yakın olanı, beş yıla yakın süre omuz omuza çalışma fırsatı bulduğum gazeteci büyüğüm, sevgili abim, değerli insan Ersin Çelik. Abi, sen ve diğer kahramanlar amacınıza ulaştınız. Umarım bu yazımı Gazze sahilinde götürdüğünüz kolileri dağıttıktan sonra, şöyle bir paçalarını sıvayıp arşınladığınız Akdeniz’e doğru ayaklarınızı ıslak kumlara uzattığınız Gazze Sahili’nden, çocuk cıvıltıları arasında okursun. 

Ama eğer öyle değilse bile, utanmak karada olan ve size yeterli desteği sağlayamayan bizlere; onur, gurur, haysiyet ve tarihe bir avuç cesur insan olarak yazılmak size. Başardınız Ersin Abi.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...