İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

SEN TERÖRÜN TANIMINI YAPABİLİR MİSİN ABİDİN?

YAYINLAMA:

Avrupa Birliği, terörün tanımını değiştirmemizi istiyor. Daha daralsın, cebe sığsın. İstendiği yerde adı başka şey olsun. Anlamak mümkün değil. İleri geri küçük manevralarla anlamaya çalışalım. Geçen yüzyılın başında 1905 yılında bir terör olayı vuku buldu. Yıldız’da Sultan Abdülhamit’e Ermeni Devrimci Federasyonu tarafından bombalı saldırı girişiminde bulunuldu. Terör eylemidir diyeceksiniz değil mi? İşte tanım pek öyle olmadı. Suikast girişimi lideri Belçika vatandaşı Edward Jorris iki yıl hapis yattıktan sonra serbest bırakıldı. Terörün tanımını hala yapamıyoruz. Yüz yıl geçmesine rağmen.

İki ayrı gazete haberi birisi 22 Temmuz 1905 günkü New York Times’tan: Bomba Sultan’ı ıskaladı, 40 kişi öldü. Bilin bakalım altında ne yer alıyor: Olaya ilişkin haberlere sansür getirildi. Şimdi dönüp Fransızca lügati elimize alalım. Bir bakalım ne yazıyor. terreur 1. büyük korku, dehşet, 2. korku ve yıldırmaya dayalı yönetim Terror Latince korku demekmiş. Yani terörün yıldırma, korku salma amacına engel olduğunuzda suç işlemiş oluyorsunuz.

İkinci habere geçelim 1908 yılına ait yine New York Times gazetesinden: Edward Jorris’in 2 yıl sonunda serbest kalışı haber veriliyor: Türk kodeslerinde iki yıl tarzı bir haber. Yanlış yere tutuklanan masum Belçikalı salıverildi haberi. Demek ki terörist, ben teröristim demedikten sonra terörist ilan edilemezmiş.

Öğreniyoruz.

Bombalı saldırıyı düzenleyen kişilere övgüler düzmek mi dediniz? O basın özgürlüğüne giriyor. Şanlı avcı diye şiir bile yazarsınız orantısız zeka ile... Yeter ki terörsüz bırakmayın ülkeyi. Avrupa’nın zihnini okumaya devam edelim. Ülkenin en önemli holdinglerinden birine sızıp suikast yapabilirsiniz. Bu terörist olduğunuz anlamına gelmez. Belçika’ya geldiğinizde tiyatro niyetine bir iki mahkemeye çıkıp aklanırsınız. İleride lazım olacaksınızdır terörün doğru tanımı için.

Nazım Hikmet keyifle döndüğü belli olan bir Havana yolculuğu sonrası yazdığı Saman Sarısı şiirinde şöyle der: “Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin” Biz de ondan ödünç alarak soruyoruz: Sen terörün tanımını yapabilir misin Avrupa? Daha Paris’teki terör belasının yaraları tazeyken PKK terörünün stilistliğini yapmak hangi tanıma sığıyor?

Terörün tanımı yeniden yapılmalı.

Ama bu tanımı terörün ve teröristin destekçisi Avrupa değil, bu dertten muzdarip olanlar yapmalı. Korkuyla yıldırmaya çalıştığı halk ve onu temsil eden hükumet yapmalı. Terörün popüler kullanımı Fransız Devrimi sonrasına denk gelir. Hızlı ihtilalcilerden Robespierre terörün açıktan savunucusudur mesela. Demokrasi için terör gereklidir gibi düşünceleri vardır. Ki bu düşüncenin izdüşümlerini yüzyıllar geçmesine rağmen çevremizde görebiliyoruz. Kabul etmek mümkün değil ama bir parça da olsa anlayabiliyoruz kimlerin zihinsel mirasçıları olduğunu. Kan donduran terör olaylarının ardından televizyonlarda top çeviren terör sponsorlarının pişkinliğini de bu şekilde tanımlayabiliyoruz. Avrupa terörün tanımını örneklerle tarihimize yerleştirmiş.

Tekrar tanım isteyip Abidin’i neden meşgul edelim?

Boş ver Abidin, sormamış kabul et.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...