"AYRILIKLAR DA SEVDAYA DAHİL"
Fransa-İspanya hazırlık maçında (video) hakem, Antoine GREIZMAN’ın attığı golü ofsayt gerekçesiyle iptal ettiği andan itibaren, bir daha artık dünya ve futbol eskisi gibi olmayacak bu anlaşıldı.
Nasıl ki “tüfek icat oldu mertlik bozuldu” ise, endüstriyel futbolun dayatmasıyla video hakemlik icat oldu, heyecan ve coşku sizlere ömür!
Tuttuğunuz takım gol atıyor siz sevinçten havalara uçuyorsunuz ama o da ne? Hakem efendi santraya koşmuyor önce doğrudan monitörlere koşuyor gol kararı verebilmek için veya kulağına reji odasından üflenecek kararı bekliyor sahanın bir kenarında. Ondan sonra verdiği karar her neyse zaten bütün heyecanı bitirmiş oluyor. Çocukluğumuzdan hatırlarız gazı kaçmış gazoz tadını, aynı o tat kalacak ağzımızda, damağımızda.
Oysa hatasıyla, sevabıyla –kasıtlı olarak yapılanlar müstesna- hakemler de oyunun bir parçası olarak, aynı futbolcular gibi, teknik adamlar gibi hatalar yapmaktalar. Bazen yan hakem ofsaytı tam süzemiyor bayrak kaldırıyor, bazen orta hakem gözünün önünde olan biteni görmüyor penaltı güme gidiyor, bazen kaleci tutacağı topu yumurtlayıp takımına gol yediriyor, bazen santrfor boş kale yerine auta atıyor topu. Bunlar hep insani kusurlar, çünkü bu oyun zaten insanlar tarafından, insanlar için oynanıyor, robotlar, makineler için değil.
Türk Dilinin “iyi” şairlerinden Attila İLHAN Merhumun dediği gibi: Ayrılıklar da sevdaya dahil, çünkü ayrılanlar hâla sevgili.” Futbol içinde elbette mükemmel hareketler, fantastik goller kadar, tühhler vahhlar içinde üzüldüğümüz bir dolu hatalar da var. Bunlar oyunun ve hayatın doğal akışı içinde olabilen-olagelen durumlardır ve futbol sevdamızın içinde yıllardır türlü geyiğe malzeme olmuş icabında sevimli unsurlardır.
Önce kale çizgisi teknolojisi ve çipli top, şimdi de video hakem derken işler iyice mekanik hale gelecek. Yarın öbür gün bakalım hangi oyun bileşenini kurcalamaya başlayacak akl-ı evveller?
Bir başka açıdan bakacak olursak; oyun alanını ve topun olduğu bölgeyi didik didik eden, onlarca kamera kaydından sağlanan yüzlerce farklı açı içerisinde, kesin hüküm vermemizi sağlayacak video hakem masasında gene bizim eski-yeni hakemlerimiz oturmayacak mı? Hakemlik yaptıkları zamanlarda verdikleri fecaat kararlar daha hafızalarımızda tazeyken mesela Kuddusi MÜFTÜOĞLU veya Selçuk DERELİ’yi video hakem masasına koyduğunuzda çıkacak karardan ne kadar emin olabileceksiniz? Video hakem masasına Pierluigi COLLINA veya Marc CLATTENBURG oturmadıktan sonra ne değişecek ki? Bu kadar yaygaraya ne gerek var o halde?
Mâdem başka açılardan bakmaya başladık devam edelim o halde; bu sezon başından itibaren video hakem uygulaması ideal şartlarda bizim Ligimizde de gerçekleşmiş olsaydı; (Ahmet ÇAKAR’ın hesabına göre) Başakşehir 3-4 puan farkla lider, Fenerbahçe ikinci, Beşiktaş ise averajla dördüncü veya beşinci sırada olacaktı şu an itibariyle. Elbette bu fantezi hesap özellikle Beşiktaşlıları biraz kızdırsa da hesap ortada.
Sadece daha iyi eğitilmiş, genç ve cesur hakemlerle yürütülecek bir ligi tercih eden bizim gibi futbol romantikleri için video hakem uygulaması bakalım ne getirecek ne götürecek futbol dünyamızdan.
İyi bir hafta sonu diliyorum..
