İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

ENFLASYONLA MÜCADELE VE BKM KOMİSYONU

YAYINLAMA:

Artık Türkiye enflasyonla mücadele konusunda tüm çevresini tarayıp ağırlığını koymak durumundadır. Bunlardan birisi alış-verişlerin çoğunun gerçekleştiği ödeme sistemlerinin enflasyonist etkisinin kontrol edilmesidir.

Bankalararası Kart Merkezi (BKM), Türkiye’de kredi ve banka kartı altyapısı ile bunun karşı tarafında yer alan P.O.S tesisinin dünya çapında önemli bir yere gelmesinin temelini oluşturdu. Merkezi yapı şeffaf ve ölçülebilir bir biçimde kurgulandı. Demokratik kodları sayesinde başarısını ispatladı.

Ancak BKM, kartla gerçekleştirilen işlem başına aldığı komisyonla enflasyonist bir etki oluşturmaktadır. Zira işlem başına komisyonlar ürünün fiyatına yansımaktadır. Bu durum piyasayı etkinsizleştirmektedir. Piyasa etkinliğinin bozulması enflasyona neden olmaktadır.

BKM işlem başına yüzde 1.38 (bu oran piyasa şartlarına göre zaman içerisinde değişiklik göstermektedir) komisyon almaktadır ki güçlü bir orandır. Türkiye’de alış-verişin önemli oranda kartla gerçekleştirildiği göz önüne alındığında bu komisyonun enflasyon üzerinde önemli bir etkisi olduğu anlaşılabilir. Bu denkleme satıcıların kendi alışlarını da kartla gerçekleştirilmesi nedeniyle oluşan mükerrerlik eklenirse enflasyonist etki güçlenmektedir.

BKM’nin ilk tasarımında işlem hacimlerinin sınırlı olduğu ve verimli bir faaliyet sürdürdüğü gibi gerçekler göz önüne alındığında komisyon yapısı ve zaman içinde değişen oranları makul görülebilir. Fakat gelinen noktada fayda/maliyet ilişkisi maliyet lehine zayıflamış olabilir.

Yıllık işlem hacminin 110 milyar TL, kart adedinin 195 milyon ve P.O.S. adedinin 1,7 milyon seviyesine ulaştığı göz önüne alındığında elde önemli bir kaynak oluşmaktadır. Bu kaynaklarla hepimizin hayatına dokunan ama farkında bile olmadığımız vazgeçilmez hizmetler sürdürmektedir. Fakat ekonominin enflasyona karşı topyekûn tepki verdiği bir dönemde kar odaklılığı arka planda bulunan BKM’den sorumluluk almasını beklemek doğaldır. TCMB, BDDK gibi düzenleyiciler bu noktada BKM’ye destek olabilir. Aynı zamanda Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı gibi kabine yapıları BKM komisyonlarının enflasyonist etkisini yönetmek üzere vergisel avantajlar sağlayabilir. Bu sayede BKM kaynakları ile AR-GE faaliyetlerine yönlendirilebilir.

BKM’nin yanı sıra kartlı ödeme sistemlerinin komisyon tarafı olan kart ve P.O.S. bankalarının da enflasyonist bir etki oluşturduklarını göz önünde bulundurmak gerekir. Verilen hizmetin yaygınlığına ve hacimlerin büyüklüğüne bakıldığında komisyon pazarı düzenlenmesi gerektiği görülmektedir.

Üye işyerleri kartın alış-verişi hızlandırıcı etkisi nedeniyle bankalarla mücadele edebilecek durumda değildir. Mecburen komisyonlara razı olmaktadırlar. Araştırmalar yapılsa çok yüksek komisyonların şarj edildiği ortaya çıkarılabilir.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...