İstanbul
Parçalı bulutlu
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

​AH-LARINDAN DOĞAN VE GELİŞEN SAMSAT-1

YAYINLAMA:

Kim derdi ki, vaktiyle Lucianos’un büyük kırgınlıklar eşliğinde terk ettiği memleketi Sümeysat’ın günü geldiğinde “ah-larından yeniden doğacağını”…

Aze ile Zeze’nin büyük sevdasına setler çeken Sümeysat; adaletini kaybettikçe zalimleşen, zalimleştikçe daha da adaletten uzaklaşan yöneticileriyle büyük ah-lara ve beddualara maruz kalmış vaktiyle… Durum böyle olunca da fırtınalar, seller, depremler, felaketler diyarına dönmüş adeta bu kadim topraklar…

Çoğunuzun tahmin ettiği gibi geçtiğimiz hafta tarihi Samsat Yarımadası’ndaydık… Adıyaman iline bağlı olan Samsat kendine has insan profiliyle, toprağıyla, sahil şeridiyle, işleyişiyle, efsaneleriyle ve tarihiyle hiçte öyle dışarıdan bakıldığı gibi küçük ve pasif bir toprak değilmiş anladık.

ys

Samsat Belediye Başkanı Halil Fırat’ın değerli rehberliği eşliğinde gezip dinlediğim Samsat beni kendisine hayran bıraktı. Adıyaman-Kahta arasında “Samsat 23 Km” tabelasını gördüğünüz an saptığınız ara yol sizi masallar diyarına ışınlıyor gibi. Yol boyunca devam eden tütün, meyve, sebze bahçelerinden gözlerinizi alamıyorsunuz. Bir belirip bir kaybolan küçük küçük tepelerin arasında süzülen yol bir anda bitip zaman tüneline dönüşüyor ve geçiş yapıyorsunuz; bir zamanlar hükümdarının sağladığı adaletiyle huzur bulan Sümeysatlılara, sonrasında gelen zalim Vali Cossius ile işleyişin nasıl bozulduğuna, Lucianos’un adalet isteyen haykırışlarına, Aze ve Zeze’nin kavuşamayan aşkına, burnumuzun dibinde olmasına rağmen kimselerin bilmediği-konuşmadığı-ziyaret etmediği Safvan Bin Muattal’ın Kabrine…

“İftiraya Uğrayanlar İçin Sabrın, İftira Atanlar İçin Azabın Sembolü” olarak dinimizde önemli bir öğretiye sahip olan Safvan Bin Muattal’ın Kabri’nin bulunduğu alan muazzam bir Külliye’ye dönüştürülmüş.

Samsat Belediye Başkanı Halil Fırat’ın anlattığı Safvan Bin Muattal’ın hayatı ve uğradığı iftira olayını benim gibi o an kabri ziyaret eden tüm herkes ilgiyle dinliyordu. O elim olayı ve kabrin önemini önümüzdeki günlerde uzun uzun sizlere anlatacağım hiç merak etmeyin ve en kısa zamanda gidip ziyaret edin derim.

Evet Samsat (ki bana göre Sam û Sat) son birkaç yıldır asırlık ah-larından yeniden doğuyor adeta. Deprem sebebiyle TOKİ’nin inşa ettiği iki katlı beyaz evler diyarı Samsat’ta kısa zamanda doğal gaza, kaldırımlara, ara sokaklara kadar uzanan paket taştan yollara, sosyal-kültürel-sportif tesislere, su sporları tesisine, turizm koyuna ve altyapı hizmetlerine kavuşmuş… Misal Samsat gibi bir yerde kızlara yönelik yüzme kursu açılıyor ve bilin bakalım ne oluyor? Belediye Başkanı Fırat’ın “beş öğrenci gelse bile kursu başlatmaya hazırdık fakat tam 35 kız çocuğumuzun başvurması bizi hem mutlu hem de gururlu kıldı çünkü demek ki hemşehrilerimize hizmetlerimizle ve duruşumuzla güven vermişiz onlar da kıymetli evlatlarını bize emanet etmiş” derken bu haklı mutluluğu takdir etmemek imkansızdı. Köy köy, mahalle mahalle, sokak sokak ulaşmayan hizmet yok Samsat’ta. Bu yıl yağışlar nedeniyle ülke genelinde sinek, sivrisinek, haşere problemleri yoğun bir şekilde devam ederken Samsat’ta kaldığımız süre boyunca tek bir rahatsızlık hissetmemek beni şaşırtınca aldığım “mücadele çalışması” cevabı bunun bir tesadüf değil doğru ve zamanında hizmet olduğunu gösterdi.

Bünyesine göre oldukça devasa sayılabilecek sportif tesisleri ve futbol sahası ile çocukların ve gençlerin verimli zaman geçirmesini hedefleyen Başkan Halil Fırat, ilçedeki tüm imkanları onlara sunmuş.

“Ücretsiz” su sporları kompleksi de bu imkanlardan biri. Alana girdiğiniz anda kendinizi başka bir boyutta hissediyorsunuz. Jet ski yapan genç kızlar, tekne gezileri, devasa salıncak, botlarda kürek keyfi, zip line da seyahat eden adrenalin tutkunları, suyun üzerinde çayını-kahvesini-meşrubatını yudumlayanlar, muhteşem manzarasıyla lavanta bahçesi, binbir lezzette yemekleriyle damaklarını tatlandıranlar… Tüm bunlarla birlikte belediyenin tahsis ettiği alanda yer alan işletmelerde “tek kuruş kira bedeli ödemeden” çalışıp ekmeğini kazanan mutlu Samsatlılar. Alanda dikkatimi çeken en önemli şey, çalışanların çoğunun Samsatlı kadınlar ve genç kızlar olmasıydı. Samsat son birkaç yılda kadın istihdamı adına önemli yolları katetmiş. Belediye Başkanı Halil Fırat’ın desteğiyle kurulan Samsat Kadın Gücü Derneği de bunlardan biri. Samsat’a giderseniz lezzetli yöresel yiyecekleri hazırlayıp ziyaretçilerine sunan Kadın Gücü Derneğine mutlaka uğrayın ve o tatlarla karnınızı doyurun derim…

Asrın felaketleri 6 Şubat depremleri sonrasında yoğun bir göçe maruz kalan 8 bin nüfuslu Samsat, şimdi kocaman yüreğinde yaklaşık 75 bin kişiyi misafir ediyor olsa da ilçe de tek bir eksiklik yok. Altyapı ve üstyapına güvenen Başkan Fırat “her vatandaşımızın başımızın üstünde yeri var ve elimizden geldiğince onların yaralarını sarmak adına yanlarındayız” diyor…

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...