Bronz oyun altın puan
Her ikisi de Trabzonspor’un efsanesi olmuş iki teknik adam dün akşam karşı karşıya geldiler.
Evet Şota ve Fatih Tekke’den bahsediyorum. İkisi de Trabzonspor’un forvet hattında attıkları şık gollerle oynadıkları güzel futbolla taraflı tarafsız bütün futbolseverlerin gönlünde taht kurmuşlardı.
Trabzonspor, geçen haftaki 1-0’lık Kocaeli galibiyetinin moraliyle İstanbul’un zorlu deplasmanlarından birinde, Kasımpaşa’da sahneye çıktı. Rakip Kasımpaşa, her ne kadar ligin orta sıra takımı kimliğinde görünse de evinde disiplinli oyunuyla büyük küçük her takıma problem çıkaran bir ekip. Geçen haftaki Antalyaspor yenilgisi sonrası taraftarın karşısına galibiyet için çıkan Şota’nın öğrencileri istediği sonucu alamadı. Fatih Tekkenin öğrencileri bu karşılaşmadan 1-0’lık net ama kritik bir galibiyetle ayrılıp, Skor tabelasına Şota 0-Fatih Tekke 1 yazdırdı
Aslında iki takım da maça iyi başlamadı. İlk yarının sonunda iki takımın da kaleyi bulan şutu yoktu. Trabzonspor ilk kornerini 27. dk’da kullandı.
Bunda Trabzonspor ve Kasımpaşa’nın oyuna hükmetme isteğinin rolü büyüktü. Bunun sonucunda da ortaya kısır bir oyun çıkmış oldu.
Trabzonspor, ikinci yarının ortalarında iki süper değişikliğe gitti. İlk yarıda oldukça etkisiz kalan Onuachu ve Visca’nın yerine Zubkov ve Sikan’ın girmesiyle orta sahada tempo Trabzonspor lehine döndü.
İşte tam da burada sahneye çıkan Zubkov’un direkten dönen şutunu yeni transfer Augusto’nun tamamlamasıyla Trabzonspor aradığı golü bulmuş oldu.
Golden sonra Trabzonspor’un oyunu tamamen kontrol etmesi dikkat çekiciydi. Kasımpaşa’nın tempoyu yükseltme çabaları ise ya savunma disiplinine takıldı ya da Uğurcan’ın performansıyla sonuçsuz kaldı. Bu noktada bordo-mavili savunma hattının güven veren görüntüsü, galibiyetin anahtarı oldu.
Son düdük çaldığında skor tabelasında yazan 0-1, sadece üç puanı değil, aynı zamanda da önemli mesajlar da içeriyordu
Sezonun ilk iki maçında peş peşe iki maçtan da galibiyetle ayrılıp 2 de 2 yaptılar.
Geçen yıl ilk deplasman galibiyeti 27.haftada alınmıştı. Bu deplasman fobisi 2. haftada kırıldı.
İyi oynamadığı maçta da kazanmayı başardı.
Böylesine zor görünen ama “küçük farklarla” kazanılan maçlar bir takımın o sezondaki kaderini belirler. Bordo-mavililer, Kasımpaşa deplasmanında karakterini ve hedefe olan inancını ortaya koydu.
Şampiyon olduğu sezonlardaki gibi kolay kolay pes etmeyeceğini, her deplasmanda kazanmayı bilen bir takım kimliğiyle ilerleyeceğini, iyi oynamadığı zaman da kazanabilmeyi bizlere gösterdi.
Bronz oyun oynayıp altın kazanmak tam da böyle bir şey.
